Bugünkü tavsiyelerimiz, bütün yazını güneyde geçirecek olanlara değil! Buralardan çekip gidip, 3 ay boyunca güneşlenecek olanlar kadar, şehri terk edemeyecek olanlar da var elbet... Peki, kalanlar olarak hayata mı küsüyoruz? Tabii ki hayır!
İstanbul’da da, en az sahil yörelerinde olduğu kadar, ziyaret edilesi alternatif var. Bakalım ‘Gezenti’nizin listesinde nereler var...
- Suada, otel havuzlarına mecbur kalmadan, şehir merkezinde serinleyebileceğiniz tek yer. Kuruçeşme’den kalkan teknelerele adaya geçip, tatilcileri kıskanmak zorunda kalmayabilirsiniz. (Bünyesindeki restoranları da şiddetle tavsiye edebilirim)
- ‘Mesafeler bizi bozmaz’ derseniz; Şile tarafındaki ‘beach’ler bu sene de hizmette... Denize girme şansına sahip olmanın yanı sıra, özel organizasyon ve konserleri de takip edebilirsiniz.
- Boğaz’da balık yemek de şart tabii. Arnavutköy Balıkçı‘sı, Yelken, Vira Vira gibi birçok balıkçı, yazın gelmesiyle birlikte teras katlarını açtılar. Deniz manzarası dediğimizde, en âla güney kasabasında bile, Boğaz’ın güzelliğini bulamazsınız!
- Fakat konu lezzete geldiğinde, kimse Revma Balık’ın eline su dökemez. Biraz lezzetinin az olduğunu düşündükleri yemekleri bile müşteriye sunmuyorlar. Eski usül, ‘Abi bu balığı sana vermeyelim’ cümlesinin modern hali. Bir tadına bakın...
- Adalardan birini seçin ve günübirlik tatile gidin. Kınalı, Heybeli, Büyükada şehre bu kadar yakın, tatil moduna girebileceğiniz nadir seçenekler. Fayton turları, sahil kafeleri, kafanızı dağıtmaya yardımcı olacaktır.
- Eğlence arayanlara Ortaköy’ü tavsiye ederim. Reina ve Sortie, yine binlerce insanı aynı anda ağırlayacaktır. Tesislerin içindeki onlarca restoran da, mekanları cazip hale getiriyor. Akşam yemeğiyle başlayıp, gece geç saatlere kadar vakit geçirebilirsiniz.
- Karaköy’ü de es geçmeyelim! Akşamüstü çay-kahve keyfi yapabileceğiniz kafelerle dolu. (Dem, Karabatak, Ops) Gece ise, insanların sokaklara taştığı bir kalabalık oluyor. İlk aklıma gelenler; Bej, Unter ve Colonie...
- Pazar kahvaltılarının da sezonu açıldı. En uygun bölge ise Rumelihisarı... Kale Çay Bahçesi, Sade Kahve, Lokma gibi mekanlar, lezzetli kahvaltı ve Hisar manzarasını birarada sunuyor. Özellikle aileler için ideal...
- Bunların yanında sahil yürüyüşlerini, balık tutma hobilerini de unutmayın.
- Sezonu bir Açıkhava konserine gitmeden kapamayın. Bir de Eminönü‘yle özdeşleşen, balık ekmeği mutlaka tadın. ‘Tatile gidemiyorum’ diye üzülmek yerine, şehirde kalmanın keyfini çıkarın...