info@mekan.com
Rashit Y.

Rashit Y.

1520
puan

YORUMLAR

    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Mekanın atmosferini güzel bulmaktan öte, samimi bulduğumu belirtmeliyim. Çünkü dekorasyonunda sinemayla ilgili eşyalar barındıran işletmelerin çoğu, tribünlere oynarcasına popüler filmler ya da Yeşilçam filmleri yönünde tercihlerde bulunuyor. Fahriye Cafe'de İranlı yönetmen Abbas Kiyarüstemi'nin Yakın Plan filminden bir kare gördüm. Ayrıca kafede oturduğum yerin tam karşısında Japon yönetmen Yasujirō Ozu'nun fotoğrafı bulunuyordu. Gerek Kiyarüstemi gerekse de Ozu; sade, basit ama sade ve basit olduğu kadar görmesini bilene çok derinlikli filmler sunar. Sinemayı eğlence aracı olarak görenleri bir tarafa koyuyorum, sade ve basit filmler çekmiş olmaları sebebi ile Kiyarüstemi ve Ozu gibi yönetmenler sinema bölümü akademisyenleri ya da sektördeki sinemacılar tarafından bile daha az tercih edilen yönetmenlerdir. Uzun lafın kısası, işletme sahipleri tribünlere oynasaydı Kiyarüstemi filminden bir kare ya da Ozu'nun fotoğrafını kesinlikle kullanmazlardı. Dolayısıyla o kareyi ve fotoğrafı gördükçe kendimi bir akrabamın evine gelmiş gibi hissettim :) Çalışanlar biraz bıkkın gibi. Bıkkın olmaları kendilerini bağlar. Fakat böyle bir atmosfere, daha güler yüzlü çalışanlar yakışırdı. Haşhaşlı damla sakızlı pasta ve menüde yer almayan dereotlu kurabiye söyledik. Haşhaşlı damla sakızlı pastanın lezzeti beş yıldızlık. Hem besin değeri olarak hem de fiyat olarak hafif olduğunu söyleyebilirim (13 lira). Dereotlu kurabiyenin lezzeti dört yıldız. Çayla çok güzel gidiyor. Çay tabağı boyutlarında bir tabakla servis ediliyor, porsiyonu küçük. Fiyatı 8 lira. Çayın fiyatı biraz yüksek, 4 lira. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Hem sağlıklı olması açısından hem de kalite açısından, Kadıköy'ün en iyi kahvaltısı olabilir. Lezzet açısından rahatlıkla beş yıldızlık olduğunu söyleyebilirim. Fotoğraflar geçen hafta pazartesi gününe ait. O gün gittiğimizde servis hiç aksamadı. Her şey zamanında geldi. Bugün gittiğimizde ise kahvaltı bir türlü gelmek bilmedi. Üstelik kahvaltıda pişirilmesi için beklenecek bir yiyecek de yer almıyor. İlk kahvaltı isteğimizden hemen sonra çay ve ekmek dilimleri geldi. İsteğimizden yarım saat sonra kahvaltı isteğimizi hatırlatmak durumunda kaldım. Yaraya pansuman misali "Kahvaltınız hazırlanıyor, sıraya alındı" yalanı söylendi. Yalan olduğunu özellikle belirtiyorum. Çünkü bizden sonra gelenlerin bile kahvaltısı gelmesine rağmen, bizim kahvaltımız gelmedi. Biz hatırlatmasak muhtemelen gelmeyecekti. 40 dakika sonra kahvaltı geldi. Çay buz gibi olmuştu. Yeni çay istedik. Yeni çay da hayli geç geldi. Yeni çay geldiğinde neredeyse kahvaltıyı bitirmiştik. Çay dışında ilave ekmek istedik. O da hayli geç geldi. Çay ve ilave ekmek geç gelirken, etraftaki masaların istekleri ise anında yerine getiriliyordu. Sadece bizim masaya her şey geç geldi. Kahvaltının lezzeti süper ama bu şekilde her şey gecikince bizim için son derece keyifsiz oldu. İki kişilik Moda kahvaltısı 72 lira. İlave çay 14 lira. Ki ilave çay ücreti almamaları gerekirdi. 40 dakikaya anca kahvaltı getirip çayı buz gibi yapan kendileriydi. Puanlamamı lezzete göre değil, diğer masalara vızır vızır çalışıp sadece bizim masayı istikrarlı bir şekilde aksatan bugünkü servise göre yapıyorum. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Kahvaltı tabağı pek zengin değil. Bu zengin olmayan kahvaltı tabağında, paketlenmiş ürünlerin olmasını beğenmedim. Kahvaltı tabağı, iki yıldızlık. Kahvaltı tabağı dışında istediğimiz menemenin lezzeti de iki yıldızlık. Simit, taş fırın odun simidi değil. Pastane simidi. Lezzeti, dört yıldızlık. İki yıldızlık kahvaltı tabağındaki ürünler, simitle biraz daha lezzetli hale geliyor. Tatlılara gelirsek; çilekli milföyün avantajı, çok talep olması. Çok talep olması sebebiyle, her daim taze. Daha kaliteli milföy hamuru kullanılırsa, lezzeti mükemmel olur. Bu haliyle, lezzeti dört yıldızlık. Trileçenin lezzeti üç yıldızlık. Fotoğrafta görüldüğü üzere, trileçenin yarısında süt var, yarısında yok. Buranın lezzet açısından esas yıldızı, patlıcanlı poğaçadır. Bir senedir sık sık adaya uğrayıp sormama rağmen patlıcanlı poğaçaya sadece bir kere denk gelebildim. Ayrıca hijyen açısından özenli bir işletme olduğunu belirteyim. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Yer alan malzemeler tek başına mükemmel değil. Ayrıca bazı ürünleri yağda kızartıldığından görüldüğü kadar sağlıklı da değil. Fakat lezzet açısından waffle mantığına benzer durum söz konusu: Damak zevkinize uygun, dengeli seçimler yaptığınız takdirde lezzetli bir dürüm ya da tabakla lezzet açısından mutlu olma ihtimaliniz yüksek. Fiyatı da gayet uygun. Üst kat kullanıma açılırsa daha da güzel olur. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    İstanbul'un en başarılı ciğercisi. Doğuda daha başarılısını yediğim için bir yıldız eksilterek puanlıyorum. Acılı ezme de başarılı olduğundan, tam bir ziyafet söz konusu. Acılı ezmeyi hemen bitirdik, sağ olsunlar ikinci acılı ezme isteğimizi yerine getirdiler. Bir porsiyon ciğer şişte; beş şiş önce, beş şiş sonra olmak üzere 10 tane şiş geliyor. Bir porsiyon ciğer şiş ve açık ayran, 40 lira. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Sandviç çeşitlerini beğeniyorum fakat fiyatlar uçuk. 17, 18 lira seviyelerinde. Tatlılarını denemedim. Kadıköy merkezin en çok insan sirkülasyonunun bulunduğu bir konumda, dip dibe masalarda, sanki insanların masanın içinden geçtiği gibi bir his yarattığı yerde yiyeceğim tatlıdan (Tatlı lezzetli bile olsa) keyif almayacağımı çok iyi biliyorum. İstanbul içinde ya da dışında, bazı kalabalık tarihi mekanlarda fotoğraf makinem varsa, kendimce sosyolojik bir deney yapıyorum: Kimsenin fark etmediği sıradan bir objeyi gidip fotoğraf makinemle çektiğim zaman, beni gören insanlar da sırf benim fotoğraf çektiğimi gördüğü için aynı objeyi gelip çekmeye başlıyor. Kısa sürede insan kalabalığını görüp fotoğraf çekmeye gelen yeni insanlar da aynı objeyi çekiyor. Bilim, bu durumu 'Bandwagon Effect' yani 'Sürü psikolojisi' olarak adlandırıyor. Beyaz Fırın'daki kalabalığı da sürü psikolojisine bağlıyorum. Yoksa tatlı konusunda Kadıköy'de doktora tezi yazacak kadar başarılı ve daha uygun fiyatlı işletmeler dururken, Beyaz Fırın'daki hengamede o tatlıları yemenin başka izahı yok. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Bulunduğu lokasyonun en sevdiğim sokağında yer alıyor. Thales'in başka semtlerde, farklı konseptlerde şubeleri bulunuyor. Beşiktaş'ta mekan olarak sanki binaların arasına zorla ve sıkış tepiş yerleştirilmiş, masaların dip dibe olduğu bistroyu düşününce burası cennet gibi. Ayrıca buraya olumsuz bir ön yargım vardı. Daha önce akşam vakti gitmiştim. Köşkün içinde oturmuştuk. Çok kalabalıktı. Hiç hoşuma gitmemişti. Bu sefer arkadaşımın ısrarı ile hafta sonu öğlen gibi gittik. Bahçe çok kalabalık değildi. Köşkün içinde oturduk. Pek kimse yoktu. Yüksek tavanlı olmasını ve dekorasyonunu zaten beğeniyordum. Kalabalık da olmayınca, vakit geçirmek daha keyifli oldu benim için. Fildişi sufle ve 'Apple pie' istedik. Katı bir Türkçe savunucusu ve yabancı kelimelerin kullanımına karşı olan biri değilim ama yabancı sözcüklerin özentilikle kullanılması hoşuma gitmiyor. Mesela menüde tatlı kısmında 'Sıcak çikolatalı kek' Türkçe yazılmışken elmalı turtanın 'Apple pie' diye yazılması haliyle dikkatimi çekti. Hepsi İngilizce olsa normal karşılarım. Ya da bazı birebir Türkçe karşılığı olmayan kelimelerin, orjinal dilinde yazılışını... Lezzete gelecek olursam, ilk defa çikolatasız sufle yedim. Ve beğendim. Fildişi suflenin lezzeti dört yıldızlık. Elmalı turta sevmiyorum. O yüzden lezzetinin kaç yıldızlık olduğunu arkadaşıma sordum. Dört yıldızlık olduğunu söyledi. Fildişi sufle 18 lira. Elmalı turta 16 lira. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Normalde franchise işletmeleri sevmem, tercih etmem. Çünkü çoğunluğu ya lezzetini bozuyor ya da her şubede aynı lezzet kıvamı tutturulamıyor. Beylerbeyi Profiteröl, tercih ettiğim nadir franchise işletmelerden. Her şubesinde aynı lezzeti bulabiliyorum. Yoksa Moda şubesine hiç gitmezdim. Genelde kimse olmuyor. Kimsenin olmadığı yerlerden "Acaba lezzet kötü olduğu için mi kimse yok" diye kıllanırım :) Mekanın ağzına kadar dolup taştığı, kapısında kuyruk olan işletmelerden de şikayet ederim :) Profiteröle dönecek olursam, çoğu işletme profiterölü pröfiteröl sosu ile değil, puding ile yapıyor. Buradaki profiteröl, profiteröl sosu ile yapılıyor. En çok tercih edilen ürün olduğu için de gayet taze. Lezzeti dört yıldızlık. Çok sevdiğim bir çeşit olan profiterölü sık sık yerim. Anadolu yakasında beş yıldızlık lezzeti olana denk gelmedim. Profiteröl dışında ilk defa trileçelerini denedim. O da başarılı. Lezzeti, dört yıldızlık. Profiteröl 14 lira. Trileçe 11 lira. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Çocukluğumun pastanesi. Kartal'ın sembollerinden biridir. Etrafındaki popüler franchise işletmeleri tercih etmiyorum. Onların sadece isimleri ve dekorları var. Ama Kıyı Pastanesi'nin kendisini yenilemesi lazım. Bunun için neler yapılabilir? Öncelikle ürünlerde daha kaliteli malzemeler kullanılmalı. Dekor elden geçirilmeli. Öte yandan diğer pastanelerde olmayan, kendi spesiyali olan bir ürün yaratılabilir. Ama Kıyı Pastanesi'nin bunların hiçbirini yapmaya niyeti yok gibi bir hali var. Yapmazsa uzun vadede o popüler franchise işletmeler karşısında kendileri kaybeder. Kartal'ın sembolü olmaya ve merkezi bir konumda yer almaya hiç güvenmemelerini tavsiye ederim. Keşke bendeki hevesin çeyreği, Kıyı Pastanesi'nde olsaydı. Üç farklı günde gidip tattığım ürünlerden bahsedeceğim: 3 Şubat 2019'da tattığım ev baklavası ve fıstıklı olanın lezzeti üç, diğer baklavaların lezzeti iki yıldızlık. 20 Şubat 2019'da tattığım trileçenin lezzeti üç yıldızlık. Fiyatı, 10 lira. 3 Mart 2019'da tattığım profiterölün sosu, gerçek profiteröl sosu değil. Çoğu pastane gibi pudingten bozma bir sos. Kullandıkları hamur kötü. Ama diğer profiteröllerden farklı olarak içine Antep fıstığı tanesi atılması, durumu biraz kurtarıyor. Lezzeti üç yıldızlık. Fiyatı, 14 lira. 5 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    İşletmenin dekorasyonu, Eminönü'nde turistlerin ilgisini çekmek için dizayn edilmiş yapılar gibi. Bir sürü Osmanlı motifi yer alıyor. Sanki karşıt görüşlerin gönlü kırılmasın diye işletmenin duvarına Atatürk fotoğrafı ve yemeklere Türk bayrağı yerleştirilmiş. Olabilir. Bir insan hem Osmanlı hem Atatürk hayranı olabilir. Buna hakkı vardır. Fakat benim de bu durumu tebessümle karşılama hakkım vardır :) Dekorasyonu iyi ya da kötü olarak değerlendirmiyorum. Ama daha samimi olmalı. Ayrıca, işletme oldukça hijyenik. O gün çıkan yemeklerden beş çeşit seçtim. Öncesinde az çorba içtim. Hem çorbanın hem de yemeklerin lezzeti beş yıldızlık. Rahatlıkla söyleyebilirim ki, Güler Osmanlı Mutfağı sadece Kadıköy'ün değil, ev yemeği konseptinde İstanbul'un en lezzetlisi. Kadıköy merkeze göre yerinin biraz ters olması handikap. Bu kadar lezzetli bulduğum bir işletmeye daha önceki gittiğim tarihe baktım, 9 Mayıs 2014'te gitmişim. Yerinin ters olması kadar fiyatların biraz yüksek olmasının da payı var. Az çorba, beş çeşit yemek ve ayran 44 lira. Beş çeşit yemek tabağı son derece doyurucu. 2014'te yediğim padişah tatlısına yer kalmadı. Beş sene sonra tekrar gelirsem, 3 çeşit yemek + padişah tatlısı alabilirim :) 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Montag, bulunduğu lokasyon civarında kahve namına tercih edebileceğim işletmelerin başında geliyor. Fakat mekan olarak küçük, masalar sıkışık. Belli bir saatten sonra hafta içi bile çok kalabalık. Swiss meringue cheesecake var mı diye uzun süredir pusudaydım. Yoktu. San Sebastian cheesecake eşliğinde karamel ilaveli mocha ve chai tea latte içtik. Üçünün lezzeti de dört yıldızlık. Demleme filtre kahvelerini merak ediyorum. Denedikten sonra, görüşlerimi yorumuma ekleyeceğim. San Sebastian cheesecake 16 lira. Mocha 15 lira, ilave aroma 2 lira. Chai tea latte 13 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Muadili olan diğer franchise işletmeler içerisinde kitap, dvd ve müzik cd'si (Bu devirde müzik cd'si alan insan kalmadı gerçi) çeşitlerini en beğendiğim yer burası. Kafeye gelirsek, bahçesinde çok sigara içiliyor. Kapalı tarafta oturmayı tercih ediyorum. Ama kapalı tarafın ambiyansını, bahçe kadar beğenmiyorum. Havuçlu cevizli tarçın kekin lezzeti, dört yıldızlık. Fiyatı 12 lira. Muz ve fındık aromalı sıcak çikolatanın lezzeti ise üç yıldızlık. Ama gönül rahatlığıyla verdiğim bir üç yıldız değil. İki buçuktan üç :) Fiyatı 10 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Havalar güzel olduğunda işletmenin bahçesinde oturmak da keyifli, içeride oturmak da keyifli. Ispanaklı kek ve baharatlı cheesecake tattık. Ispanaktan nefret eden biri olarak ıspanaklı keki bayıla bayıla yedim. Lezzeti, beş yıldızlık. Baharatlı cheesecake ise getirilen tabağın içinde kaybolacak kadar çok küçük. Böyle bit kadar cheesecake hiç yememiştim. Bu tecrübeyi de yaşamış oldum. Lezzeti, üç yıldızlık. Bit kadar cheesecake'in fiyatı, 18 lira. Ispanaklı kek, 15 lira. Ispanaklı kek 20 lira bile olsa lezzeti ve boyutu ile ücretini hak edebilir ama bit kadar cheesecake'in nasıl 18 lira olduğunu aklım almıyor. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Kadıköy'ün abartılan lezzetlerinden biri. Lezzeti kötü değil ama abartıldığı kadar iyi de değil. Yalnız şöyle bir avantajı var: Çoğu lahmacun yapan işletme, kıymayı az koymak için kıyma dışındaki malzemelerden ne bulsa lahmacuna boca ediyor. Buradaki lahmacunun içeriğinde, o tip çer çöp pek yer almıyor. Yanımdaki arkadaşım lahmacunun yanında gelen garnitürü eleştirdi fakat lezzeti beş yıldızlık olan bir lahmacun yediğinizde ne garnitürü ne de ayranı gözünüz görür. Buradaki lahmacunun lezzeti üç yıldızlık. Kadıköy'de bu işletme gibi, lahmacun konusunda abartılan bir yer daha var. Daha iyisi olmadığı için bu iki işletme haddinden fazla abartılıyor. Lahmacun, İstanbul'da çok özensiz ve çok kolaya kaçılarak yapılan bir çeşit olduğu için İstanbul genelinde iyi lahmacun yapan yerler bir elin parmaklarını geçmiyor. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Açıldığı günden beri pizzalarını tatmaktayım. Sadece lezzetiyle değil, malzemelerin kullanılış şekliyle de İtalyan stiline en yakın pizzacılardan olduğunu ve açıldığı günkü lezzetini koruduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Keza, konsept danışmanlıklarını İtalyanlar'ın üstlendiğini biliyorum. Pizzalar odun ateşinde pişiyor ve ince hamurdan oluşuyor. Pizzalar üç türde sunuluyor: Klasik İtalyan, vejetaryen ve etli. Favorim, etli pizzalardan carpaccio. Fornello sos, carpaccio (Füme antrikot), parmesan peyniri, roka ve origanumdan (Mercanköşk baharatı) oluşan pizzanın lezzeti beş yıldızlık. Vejetaryen pizzalardan tutto sole ise fornello sos, mozzarella peyniri, kurutulmuş domates, patlıcan, zeytin, kapari, taze fesleğen ve origanumdan oluşuyor. Bazen bu pizzada zeytin tadı baskın oluyor. Bu durumlarda pizzanın lezzeti üç yıldızlık oluyor. Spariş verirken zeytinin az kullanılması yönünde uyarıda bulunursanız, pizzanın lezzeti dört yıldızlık. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Lezzet konusunda vasat ve vasatın altında ürünler sunmasını geçtim, babalardaki rahatlığa hayran kaldım! Döner ve lahmacun istedik. Bir porsiyon normal döner istememe rağmen pilav üstü döner geldi. Karnım hayli acıktığı için ve pilav da çok az olduğu için sparişi geri göndermedim. Dönerin öncesinde gelen patates kızartması ve salatanın lezzeti kötüydü. Yanında beraber gelen pide ise hayli sertti. Dönerin lezzeti üç yıldızlıktı. Yandaki masaya lahmacun gelip bizim lahmacunlar gecikince, lahmacun sparişimizi tekrar hatırlattık. "Çıkmak üzere" cevabını aldık ama aldığımız cevap sonrası üzerinden biraz daha zaman geçtikten sonra sparişimiz geldi. Yani "Çıkmak üzere" cevabı yalandı. Muhtemelen biz hatırlattıktan sonra lahmacunları fırına verdiler. Lahmacunları acılı söyledik ama acılı değildi. Zaten lahmacun tadını da alamadık. Daha çok hamurun tadı vardı. Lahmacun diye hamurlu az kıyma gibi bir şey yedik. Lezzeti iki yıldızlık ama lahmacun tadı olmadığı için bir yıldız veriyorum. Bu lakayıtlık ve lezzetsizlik için toplamda bir yıldız olarak puanlamamı yapıyorum. Çok daha iyisi, civarda rahatlıkla bulunabilir. Böyle bir işletmenin önündeki kaldırımdan bile yürümem. O koca tabelayı da böyle lakayıt şekilde astılarsa insanın başına düşer, neme lazım! 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    İşletmenin ilk açıldığı zamanları çok iyi hatırlıyorum. Hayli popülerdi. Damak zevkine çok güvendiğim bir tanıdığım, beş sene önce mezelerin mükemmel olduğunu söylemişti. Yeni açılan işletmelerin popülerliğine güvenmediğim için o zamanlarda buraya gitmedim. Yeni gitme fırsatı buldum. O popülerliği duvardaki meşhurların fotoğraflarından ve mekanın içindeki futbol takımı formalarının üzerindeki imzalardan anlayabilirsiniz. Böyle bir reklam üslubunu samimi bulmuyorum. Çünkü çoğu işletme, böyle bir reklam üslubuna sırtını dayayıp, yakalamış olduğu lezzete eskiden gösterdiği ihtimamı göstermeme yoluna gidebilir. Gidiyorlar da... 240 gramlık özel tarsusi kebabını tattım. Tarsusi kebap, şekil olarak Adana kebaba benzer. Adana kebaba nazaran daha az acılı ya da acısız yapılır. Sebze de dahil edilir. Adana kebaba göre daha yoğun etle şişe dizilir. Burada yediğim tarsusi kebabın lezzeti, dört yıldızlık. Anadolu'da daha başarılısını bulabilirsiniz. Damak zevkine güvendiğim tanıdığımın övdüğü mezelere gelirsek, bir çok kötü acılı ezme tatmışımdır. Ama burada acılı ezme diye tattığım şeyin tadı, acılı ezme gibi değildi. Zeytinyağlı sulandırılmış domates gibi bir şey yedim. Acılı ezme yanında gelen salatanın tadı gayet lezzetliydi. Tarsusi kebap ile gelen patlıcanlı mezenin patlıcan tadı güzeldi. Ama mezede bir gariplik vardı. Kullanılan yağdan dolayı mıdır bilmiyorum ama o patlıcanı topak haline getiren ve o topaklığı hissettiren garip bir tat geldi ağzıma. Bir de her şey bitip tam mekandan kalkacak iken (Ama daha kalmak üzere toparlanmamıştık), çalışanlar biz istemeden önümüze hesap getirdi. İyi niyetle getirmiş de olabilirler ama doğru bir davranış değil. Bu hoş olmayan davranıştan ötürü ve iki mezedeki tuhaflıktan (Biri meze bile değildi) ötürü, puanlamamda iki yıldız eksiltiyorum. Özel tarsusi kebap, 48 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Yeldeğirmeni'nde vakit geçirmekten keyif aldığım mekanlardan biri. Atmosferini seviyorum. Özellikle kış mevsimlerinde. Kekleri güzel görünüyor ama hiç denemedim. Menüde balkabaklı cheesecake dikkatimi çekti. Kabak sevmediğim için onu da denemedim. Burada genelde karamel ilave ettirip mocha içmeyi tercih ediyorum. Arkadaşım chai tea latte içti. İkisinin lezzeti de üç yıldızlık. Mocha 11 lira. İlave aroma 2,5 lira. Chai tea latte 10 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Eskiden bir tık daha lezzetliydi. Yarım porsiyon İnegöl köfte, yarım porsiyon kaşarlı köfte yedim. İkisinin lezzeti de üç yıldızlık. Piyaz ve biber sosu lezzetli. Patates kızartması vasat, eskiden daha iyiydi. Burada en bayıldığım şey, ekmek. Çocukluğumun ekmeği. Arkası böyle olan ekmeklere bayılıyorum. Eski lezzetini kaybetse de, Kadıköy merkezde en iyi köfte yenilecek yer burası. Bu denli kalabalık bir işletme için servis makul hızda işliyor. Ekmek ve biber sosu ile beraber burada servis hızı hiç değişmedi. Yarım porsiyon İnegöl köfte & yarım porsiyon kaşarlı köfte 21 lira. Piyaz 7 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Bundan önce 2013 Ocak ve 2014 Ocak aylarında Fıccın'a gitmiştim. Bu gidişlerimde kıymalı Çerkez mantısı, patatesli Çerkez mantısı; mezelerden Çerkez tavuğu ve köpoğlu denemiştim. O zaman tattıklarımın içinden, köpoğlu mezesi haricinde tatmış olduklarımın lezzeti üç yıldızlıktı. Köpoğlu mezesinin lezzeti ise beş yıldızlıktı. "Köpoğlu mezesi için tekrar git" diye de notlarımın arasına almışım. Yıllar sonra tekrar gittiğimde yarım porsiyon kıymalı Çerkez mantısı ve köpoğlu mezesi tattım. Kıymalı Çerkez mantısının lezzeti aynıydı, üç yıldızlık. Köpoğlu mezesinin lezzeti de beş yıldızdan üç yıldıza düşmüş. Ortam güzel, menüde alkol seçeneği de mevcut. Dolayısıyla mezelerin kalitesinin yükselmesini bekliyorum. Yarım porsiyon kıymalı Çerkez mantısı, 12 lira. Köpoğlu mezesi, 10 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Abartılan mekanlardan biri daha... İşletmeye bundan önceki ziyaretim 2013 yılındaydı. Aynı zamanda yediklerimi içtiklerimi yorumlamaya başladığım ilk mekandır. 10 Eylül 2013 tarihli o ilk yorumumu paylaşayım öncelikle:
    "Yol üstünde çok sık gördüğüm ama daha önce gitmediğim bu mekana Adana kebap yemek için gittim. Ayrıca beyran çorbası yorumlarını gördüğüm için gittim. Adana vasat, daha iyi yapan yerler var. Yanındaki bulgur pilavı başkasına güzel gelebilir ama nohutlu olduğu için sevmedim. Yanında getirilen pide ekmeği bayattı. Meşhur beyran çorbasına gelirsek; damak tadıma pek uymadı. Bu demek değil ki çorba kötüydü. Başkasına güzel gelebilir. Çorbayı sevseydim sadece çorba için giderdim. Onun dışında tekrar gidilebilecek bir yer değil."
    Benim için tekrar gidilebilecek bir yer olmayan bu işletmeye, sevdiğim birinin beyran çorbası deneme isteği için beş sene sonra tekrar gittim. Adana kebabın tadı aynı. Böyle bir kebap için 30 lira verilmez. Kebap ile ilgili gelişen şey: Bulgur pilavından nohutu çıkartmışlar ve tırnak pide bu sefer tazeydi. Çorbadan bir yudum tattım, onun da tadı aynıydı. 2013 tarihli yorumumda çorbanın lezzeti için söylediklerim geçerli. Fotoğraftaki çorba, az çorba. Az çorba olmasına rağmen tam porsiyon gibi. Az çorbanın fiyatını bilmiyorum ama tam çorba 21 lira. Bu fiyat da çorba için gereksiz. Bir başka gözlemlediğim değişim, çok çok kalabalık bir mekan olmuş. Masalar çok yakın. Etrafınızdaki masalara sürekli kalkan oturan insanlar, sürekli gelip giden çalışanlar ağız tadıyla yemeğinizi yemenizi engelliyor. Ki ortada lezzetli bir kebap da olmayınca "Ben bu eziyeti çekip bir de neden üstüne para veriyorum" hissine kapılabilirsiniz. Önceki yorumumda "Çorbayı sevseydim sadece çorba için giderdim" yazmıştım. 21 liralık çorbayı ve kaotik atmosferi göz önünde bulundurarak bu sefer, dünyanın en güzel çorbasını yapsalar da gitmem diyorum. Yine sevdiğim biri gitmek isterse, bu yorumumu kendisine göstereceğim.
    6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Burada, trileçeden başka birşey tatmadım. Trileçede çok başarılılar. Frambuazdan çikolataya kadar geniş trileçe çeşitleri mevcut. Her geldiğimde karamelli trileçe yiyorum. Lezzeti, beş yıldızlık. Lezzeti gibi fiyat performansı da mükemmel: 5 lira. En son 2014'te buraya geldiğimde karamelli trileçe 3 liraydı :) Mekan küçük. Üç tane masa var. Dolayısıyla gelenler uzun süre oturmasın diye çay gibi sıcak içecek seçeneği sunulmuyor. Soğuk havalar sebebiyle menüye salep ekleneceği söylendi ama eklendi mi bilmiyorum. Mükemmel trileçeye ve mükemmel fiyatına rağmen; işletmenin küçüklüğünden, "Hemen yiyin kalkın" zihniyetinden, çalışanların bıkkınlığından ve öteki ürünlerin trileçe kadar başarılı olmadığını duyduğumdan, iki yıldız eksilterek puanlamamı yapıyorum. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Benim için İstanbul'un en iyi döneri. İşletmenin konumu, İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt Kampüsü'nün arka tarafında yer alıyor. Üniversitede derse girmeden önce ya da dersten çıktıktan sonra buradaki döneri afiyetle yerdim. Mezun oldum, hala aynı afiyetle yiyorum. Peki İstanbul'un en iyi döneri ise neden dört yıldız ile puanlıyorum? Çünkü bundan daha iyisini Bursa'da yedim. İstanbul'un birçok yerinde döner yedim, İstanbul'da beş yıldız lezzeti olan bir döner yok. Birbirinin peşi sıra açılan yeni dönercilerin hepsinin lezzeti üç buçuk yıldızlık ve hepsinin lezzeti üç aşağı beş yukarı aynı. Buradaki döner, onların bir tık üstünde. Lezzeti dört yıldızlık. Dönerinin lezzetine güvenmeyen işletmeler, bir ton malzemeyi dönere boca eder. Burada durum tam tersi. Dönerin lezzetini birçok gereksiz unsurla (Patates kızartması, vs.) gölgelemek yerine; bir tane yeşil biber (Biber yoksa turşu) ve birkaç domates ile döneri sunuyorlar. İskender, dürüm gibi seçenekler yok. Çeyrek ekmek, yarım ekmek, tam ekmek ve porsiyon seçenekleri var. Bu seçenekler de kendi içinde gramaja göre üçe ayrılıyor. 65 gram yarım ekmek döner, 10 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Burası benim için bir kafe değil, tanıdığım bir arkadaşımın evine gelmişim hissi uyandıran bir yer. Atmosferi benim için beş yıldızlıktır. O yüzden buraya sadece en sevdiğim arkadaşlarımla beraber geliyorum. İki sıcak ve samimi odadan oluşan bu kafeyi genelde kış mevsimlerinde tercih ederim. 4-5 senedir buraya gelirim, menüdeki birçok şeyi tatma imkanı buldum. Bu zamana kadar denediklerimin lezzetine ortalama üç yıldız verebilirim. Onun dışında çayı ve portakal suyu güzeldir. Ama ben buraya lezzet için değil, atmosfer için geliyorum. Bundan önceki gelişimde sütlü bir Rumeli tatlısı olan kaymakçina yedim, lezzeti üç yıldızlıktı. Bu kış menüde çikolatalı cheesecake, dikkatimi çekti. Lezzeti, dört yıldızlık. Çayla beraber gayet keyifle yedim. Çikolatalı cheesecake, 10 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    İşletme eskiden küçük ve tek dükkan üzerinden işleri yürütüyordu. Şimdi, yakınındaki ek dükkan ile kendi alternatifini oluşturdu. Yıllardır kavurmalı kaşarlı pidesini yerim. Yıllardır lezzet aynı. Biraz ağır bulmakla beraber, lezzeti beş yıldızlık. Kavurmalı kaşarlı pidelerini çok sevdiğim için başka çeşitlerini hiç denememiştim. Arkadaşımın söylediği pastırma kaşarlı pideyi deneme imkanı buldum. Fazla tuzlu, lezzeti üç yıldızlık. Lahmacun seçeneği de mevcut. Lahmacunlarını merak ediyorum ama kavurmalı kaşarlı pide varken lahmacunu denemem düşük ihtimal. Kavurmalı kaşarlı pide, 25,50 lira. Pastırma kaşarlı pide, 23,50 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Mekanın yüksek tavanlı olması ve ortadaki uzun masa, toplantı odası havası veriyor. Ama ferah bir mekan. Tüm masalar dolu olmasına rağmen, masaların iç içe geçmesi gibi bir his oluşmuyor. Çalan müzikler de güzel. Mantarlı tavuk söyledim, mantar soslu tavuk dürüm geldi. Hemen düzeltip, mantarlı tavuk getirdiler. Mantar ile sotelenip; krema, mantar sos ve Fransız mutfağının belkemiği olan dömi glas (Demi glace) sos ile servis edilen tavuğun lezzeti dört yıldızlık. Yanında gelen patates kızartması, vs. daha iyi servis edilebilir. Mantarlı tavuk, 20 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Ömrümde yediğim en iyi kazandibi. Lezzeti beş yıldızlık. Diğer ürünlerini ve yoğurdunu da çok merak ediyorum. Fiyat açısından da çok iyi, 7 lira. Fiyatlamada porsiyonun küçük olmasının da etkisi var. Fakat çoğu ürünü vasat olan, isim yapmış zincirleme işletmelerde aynı kazandibi ve aynı porsiyon boyutu olsa, fiyat 15 liradan aşağı olmazdı. İşletmenin tek kusuru, çalışanlar canlı değil. Arkadaşım çay istedi ama kazandibi getiren kişi, masaya bırakıp kaçtı resmen. Arkadaşım belki kısık sesle istemiş olabilir. Başka işletme olsa algıları daha açık bir çalışan, arkadaşım fısıldamış olsa bile "Bir şey mi istediniz" diye mutlaka sorardı. Çayın olup olmaması önemli değil, bu bıkkın işletme yönetme şekli ile bu lezzetin bozulmasından endişe ediyorum. Bıkkınlıktan dolayı bir yıldız kırarak puanlıyorum. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Eski dükkana çok yakın olan yeni dükkanda profiteröl yedim. Lezzeti üç buçuk yıldızlık. Çifte kavrulmuş lokum, hayatımda yediğim en güzel lokum. Çocukluğumdan beri de tadı aynı. Fiyatlar biraz pahalı. Eski dükkanın durumunu sordum. Çok kapsamlı bir tadilatın olduğunu, dolayısıyla tadilatın bir seneden fazla sürebileceğini söylediler. Zomato'da yer alan menüdeki fiyatlar güncel değil. Profiteröl, 16,5 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Menüsü geniş fakat çoğu menüsü geniş olan işletme gibi, menüdeki ürünlerin büyük kısmının lezzeti üç yıldızlık. Porsiyonlar eskiye nazaran biraz küçüldü, bu durumda fiyat da gereksiz pahalı oluyor. Buraya gelen insanlar, lezzetten çok dekorasyon için burayı tercih ediyor. Ben ise waffle için tercih ediyorum. Kartal'da waffle yapan işletmeler oldukça sınırlı. Burası benim için, Kartal'da waffle yapan tek iyi yer. Belçika waffle'ın lezzeti dört yıldızlık. Ama ben puanlamamı, işletmenin geçmişte tatma imkanı bulduğum diğer ürünlerinin lezzetini de göz önünde bulundurup yapıyorum. Belçika waffle, 19,75 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Sadece çay içmek istediğinizde, isteğinize göre hemen çay içip kalkabileceğiniz ya da oturup çay içmeye devam edeceğiniz bir yer. Zaman zaman da etraftaki pastanelerden bir şeyler alıp burada çay eşliğinde aldıklarınızı yiyebilirsiniz. Çay, 2,5 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    İstanbul'da birbirinin ardı sıra açılan zincirleme döner işletmecilerin lezzetini birbirine benzetiyorum. Hepsinin lezzeti için ortalamanın bir tık üstü yani üç buçuk yıldızlık lezzete sahip olduklarını rahatlıkla söyleyebilirim. Döner dışındaki unsurlara göre vereceğim puanı, üç buçuktan dörde yuvarlayabiliyorum. Ya da düşürebiliyorum. Bu işletme de benim için söz konusu zincirin halkalarından biri. Dürümün fiyatı 13 lira. Benzeri işletmelere göre fiyatın düşük olmasının sebebi, 55 gram seçeneğinin olması. Gramajı artırınca aşağı yukarı benzeri işletmelerin fiyatına yaklaşıyor. Hatta bir tık altında bile kalıyor. Fiyat performans açısından iyi olması, hijyenik olması ve hızlı servis sebebiyle vereceğim puanı üç buçuk yıldızdan dörde yuvarlayacaktı. Son vermiş olduğum sparişte dürümün lavaşı, -fotoğraftaki tost izlerinden de görüleceği üzere- tost makinesinde ısıtılmış. Açıldığı günden beri buradan dürüm yerim, ilk defa büfe gibi tost makinesinde dürümü ısıttıklarını görüyorum. Umarım bunu alışkanlık haline getirmemişlerdir. İddialı oldukları sütlaçları da, marketteki hazır sütlaçların tadını andırıyor. İstanbul'da daha düşük fiyata mükemmel lezzette Hamsiköy sütlacı yediğim yerler var. Sütlaç, 10 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Boza sevmediğimden dolayı yorumum objektif olmayacağı için; Vefa Bozacısı'nın yer aldığı sokağa beraber gittiğim, damak zevkine güvendiğim boza seven bir arkadaşımın yorumunu paylaşıyorum:
    "Her şeyden önce çooook kalabalık diye başlamak istiyorum, belki de hafta sonu gittiğim içindir. Tek kullanımlık karton bardaklarda sunuluyor, kalabalık olduğu için böyle bir çözüm bulunmuş. Eskiden cam bardakta servis ediliyordu. Üstüne leblebi atmak için bozacının karşısındaki dükkana gitmeniz gerekiyor. Oradan da leblebiyi alınca boza içilmek için hazır hale geliyor. Boza içmek için bu kadar çaba harcamak bana fazla geldi. Büyük ihtimalle bir daha gitmem. Tadı marketten aldığımız hazır Vefa Bozasıyla aynı. Fiyatı 5 TL. Leblebide de alacağınız miktara göre fiyat değişiyor. Bulunduğu sokakta gazoz, irmik, salep satan dükkanlar var. Sokaktaki ortam güzel."
    6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Seneler içinde birçok ürününü tattım. Tam puan verebileceğim, aşırı lezzetli bir ürünü yok. En lezzetli ürünü, cevizli dereotlu poğaça. Onun lezzeti de dört yıldızlık. Kalanların lezzeti de üç yıldızlık. Zaman zaman farklı ürünlerini denediğimde, bayatlamış ürünlere denk geldiğim de oldu. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Manzara olmasa ve bu sitede sıfır puan verme seçeneği olsa, sıfır puan verirdim. Bir puanı manzara için veriyorum. Osmanlıca "Hüsn", güzel anlamına gelir. "Alâ" ise rütbece yükseklik, büyüklük anlamına sahiptir. Bu işletmede manzara dışında ne güzellik ne de yükseklik bulunuyor. Dekorasyon da ışıklandırma da düğün salonunu andırıyor. Düğün salonlarının ya da bu işletmenin dekorasyonunu küçümsüyor değilim. Zira gittiğim işletme samimi ise, o işletmenin dekorasyonu daha salaş ve daha kötü olsa bile o işletmenin ambiyansı beni rahatsız etmez. Keza düğün salonlarında ve bu işletmede aynı samimiyetsizlik olduğu için dekorasyonu bana batıyor. Kapalı alanda sigara içilmesi de ayrı saçmalık. İstanbul Üniversitesi mezunuyum. Dolayısıyla etrafındaki işletmelerin durumunu da bilerek analizlerimi yapıyorum. Bu işletme de dahil, etraftaki manzaralı kafelerin çoğunun sunduğu lezzet açısından olumlu şeyler söyleyemeyeceğim. Servis açısından da sınıfta kalırlar. Ama diğer manzaralı kafelerde çay 7,5 lira değil. Eskiden burada da 7,5 lira değildi. Aslında bu işletme, ezelden beridir Türkiye'nin turizme ya da kültürel değerlere bakışını yansıtmasının kanlı canlı görebileceğiniz hali. Yurt dışındaki anlayış, müzedeki süper ressamların süper resimleri ile yetinmeyip çocukluktan itibaren "İnsanlara resim sevgisini nasıl aşılarız" fikrini düşünüp geliştirip müze içinde buna dair uygulamalarda bulunurken bizim turizm ya da kültür politikamız: Daya manzarayı, daya İncesaz müziğini, gelen gelsin, gelmeyen defolsun gitsin. Nasıl olsa geliyorlar ve gelecekler. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Yıllar önce işletmenin tatlı yapmadığı zamanlar, çikolata almak için ya da sıcak çikolata içmek için oturmayı tercih ettiğimiz bir mekandı. Mekan yine küçüktü, masa sayısı daha da azdı. Bugün olduğu gibi yine çikolatalı kolonya seçenekleri mevcuttu. İşletme sahibi hatırladığım kadarıyla Belçika'da bu işin okulunu okuyan, malzemelerini Belçika'dan getirten birisiydi (Dekorasyon da Belçika'daki küçük çikolatacılar gibi). O zamanlar şöyle bir soru sormuştum: Böyle kaliteli çikolatalarla tatlı yapmayı düşünmüyor musunuz? Soruma "Fena olmazdı ama dükkan küçük. Ekstra dolap, vs. lazım" cevabını almıştım. Daha sonra tatlı talebinden bulunan insanların sayısı artmış olmalı ki, çok tutan asuman tatlısını yaptılar. İşletmeye yakın yerde biraz daha büyük bir dükkan açtılar. Asuman benim için dört yıldızlık lezzeti olan bir tatlı. En son iki sene önce yediğimde, çikolatanın kıvamı çok hafif gelmişti. Hafta sonu arkadaşımın asumanından birkaç kaçık tatma imkanı buldum, bu sefer de çok ağır geldi. Benim favorim, Belçika waffle üzerine krema, muz, eritilmiş çikolata ve antep fıstığı serpiştirilen mualla isimli tatlı. Lezzeti beş yıldızlık. Masaların sıkışık olması sebebiyle, bu beş yıldızlık lezzetin tadını doya doya çıkardığım söylenemez. Diğer dükkana hiç gitmedim. Daha eski halini bildiğim bu mekan, bütün kalabalıklığına rağmen bana daha samimi geliyor. Mualla, 22 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Abartılan mekanlardan biri daha... Çoğunlukla Beşiktaş'ta bir yerde oturmamaya çalışırım. Çünkü mekanlar aşırı kalabalık ve gürültülü oluyor. Çakmak Kahvaltı Salonu'ndaki gibi masalar birbirine yakın oluyor. Lezzet ya vasat ya da vasatın bir tık üstü oluyor. Bunun sebebini, öğrencinin çok olmasına ve buna göre daha az kaliteli ürünler kullanılıp maliyetin düşürülmesine bağlıyorum. Kavurma tavanın lezzeti üç yıldızlık. Kesinlikle daha iyisi bulunabilir. Kaşarlı menemenin lezzeti iki yıldızlık. Tahin pekmezin lezzeti üç yıldızlık. Bu üçünün lezzeti ortalama üç yıldıza (2,6'dan) tekabül ediyor. Fakat düz tabaktaki iki gıdımlık tahin pekmeze 10 lira aldıkları için ve kötü çay için toplamda iki yıldız veriyorum. Kavurma tava 16 lira, kaşarlı menemen 12 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    En son 2015'in nisan ayında 1,5 porsiyon Manisa kebabı yiyip ayran içmiştim. Lezzet dört yıldızlıktı. 3,5 sene sonra aynı sparişi verip yedim. Gerek Manisa kebabının gerekse ayranın lezzeti aynı. Ayran hala viski şişesinde servis ediliyor. Kendi yaptıkları ayran da lezzetli. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    İşletmenin konumu çok güzel. Mimar Sinan'ın yaptığı eserlerin arasında kalıyor. Trabzon ekmeği eşliğinde mıhlama ve menemen yedik. Mıhlama, İstanbul'da yediğim en iyi mıhlama. Lezzeti beş yıldızlık. Menemen, İstanbul'da yediğim en kötü menemen. Lezzeti iki yıldızlık. Çayının da pek güzel olduğunu söyleyemeyeceğim. Çalışanlar ne çok ilgiliydi ne çok ilgisizdi. Mıhlama 19 lira, menemen 15 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Kaşarlı ve sucuklu olmak üzere iki menemen yedik. Kaşarlı menemenin lezzeti üç, sucuklu menemenin lezzeti dört yıldızlık. Porsiyonlar küçük (Menemen odaklı işletmelerin hemen hemen hepsinde porsiyon küçük). Menemen çeşitleri hayli geniş. Zeytinli, cevizli bile var. Mutfak açık, olduğu gibi görebiliyorsunuz. Servis oldukça hızlıydı. İnternete yazılan şikayetvari bir yorumdan dolayı bu konuda hassas olunduğu söylendi. Kaşarlı menemen 12 lira, sucuklu menemen de 12 lira. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Etrafındaki işletmeler içerisinde en gidilecek yer burası. Çünkü diğer işletmeler, "Manzara ve konum yüzünden nasıl olsa geliyorlar" düşüncesiyle lezzete pek önem vermiyorlar. Filizler Köftecisi'nin köfteleri çok mu lezzetli? Değil. Menüde iki adet filizler köfte seçeneği vardı. Dört adet olanını seçtim. Köftenin lezzeti üç buçuk yıldızlık. İstanbul gibi fabrikasyon lastik köfte yapan işletmelerinin dolu olduğu bir il için, üç buçuk yıldızlık lezzet hiç de fena değil. Lezzetli mezeler (Acılı ezme, patlıcan ezme ve haydari) köftenin lezzetini dört yıldıza çıkarıyor. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Sade menemen denedim. Ortalama lezzete sahip. Gazetelerin top 10 listesinde birinci olacak bir menemen değil. O top 10 listesinde buradaki menemene fark atacak yerler var (Doğada bile adalet yok iken, torpille hazırlanan top 10 listelerinde neden adalet arıyorsam!). Olumlu tarafı, birçok menemen çeşidinin olması. Sade menemeni ortalama lezzet kıvamında olan bir işletmede diğer menemen çeşitlerini deneyeceğimi sanmıyor, işletmeye bundan sonraki hayatında başarılar diliyorum. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Mahşer yeri kalabalığı lokasyonunda olup da, kalabalık olmayan sakin bir sokakta bulunması gayet güzel. Mekanın dekorasyonu da hoş. Baldır menü aldım. Servis, ahşap tahta ile önüme gelince Mehmetcan Abi'yi anmadan edemedim. Dört, beş sene önce ahşap tahta ile yapılmış servis sunumlarını her gördüğünde sunumların altına ahşap tahtanın hijyen açısından ne kadar zararlı olduğuyla ilgili yorumlar yazarak, paylaşımda bulunan üyeleri uyarırdı. Bunu yaparak sadece üyeleri uyarmış olmazdı, işletmelerin dikkatini çekme açısından farkındalık da yaratırdı. Zira, birçok işletme bu ahşap tahta olayından uzaklaştı. Hiç gereği yok. Baldır menüye dönecek olursam, etin lezzeti dört yıldızlık. Ekmeği ve farklı ayranını da beğendim. Bana mı denk geldi bilmiyorum ama patates rezaletti. Yemeğe verilen paraya hiç acımam. Fakat hak ediyorsa... Baldır menüye 30 küsür lira verdim. Lezzeti beş yıldızlık olmayan bir et için (Üstelik kötü patateslerle) 30 lira küsür lira fazla. Mekanın yakınlarında, lezzeti beş yıldızlık olan yerler varken buraya tekrar geleceğimi sanmıyorum. Her ne kadar espri amacı barındırsa da, menüdeki gram farkının cinsiyet ayrımcılığıyla belirtilmesi kabul edilir bir durum değil. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Eski lezzetini kaybettiği için kebaplarından yemiyorum. Sadece sur tatlısı için gidiyorum. Özel bir irmik kullanıyorlar. İçinde keçi sütünden dondurma bulunuyor. Tatlının içinde peynir de bulunuyor. Çalışanlar ilgisiz. Böyle giderse, seneler içinde kebaplarda kaybettikleri lezzeti sur tatlısında da kaybedebilirler. Çalışanların ilgisizliğinden ve kebapların lezzetindeki düşüşten dolayı iki yıldız kırarak puanlıyorum. 6 yıl önce
    Rashit Y.
    44 Yorum 4 Takipçi
    Yıllardır sütlaç diye, tanıdıkların pirinci boca ettiği sütlacımsı şeyden yiyip sütlaçtan soğuduğum için arkadaşımın ısrarı ve zoruyla fındıklı sütlaç denedim. Müptelası oldum. Burada sütlaç yedikten sonra birçok yerde sütlaç denemeye başladım. İstanbul'un en iyi sütlacı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Hamsiköy sütlacını tadı kadar renginden de kolayca ayırt edebilirsiniz. Bazı Hamsiköy sütlacı satan yerlerde sütlacın üst tabakası sarı, üst tabakanın altı bembeyaz oluyor. Üst tabakanın altı da sarı olmalı. Bembeyaz ise o Hamsiköy sütlacı değildir. Buradaki sütlaç tadıyla ve rengiyle tam bir Hamsiköy sütlacı. Sütlacın değişik çeşitleri de mevcut. Sütlaca diyecek yok fakat üzerine serpilen fındıktan memnun değilim. Fındık tadından çok magnolia tatlısındaki bisküvi gibi tadı var. 6 yıl önce