info@mekan.com

Türk Mutfağı'ndan 5 Efsane Yöresel Tarif

18 Şubat 2016
Türk Mutfağı'ndan 5 Efsane Yöresel Tarif
Zengin mutfağımızın ve adeta bir mozaik halde birleşmiş yöresel kültürlerimizin kıymetini bilmek lazım. Her yöreden ayrı ayrı çıkan, enfes yemeklerin birçoğu Dünya çapında biliniyor. Biz de düşündük, taşındık, araştırdık ve Türkiye’de kendi yörelerine özgü, leziz mi leziz yemekleri ve tariflerini sizlerle paylaşmaya karar verdik. Haydi doğru mutfağa!

Keşkek

Batı Anadolu, Trakya, Doğu Anadolu, Karadeniz ve Orta Anadolu’da özellikle düğünlerde ve özel günlerde pişirilen, bölgelere göre küçük farklılıklar gösteren keşkek, yarma buğday ve etten yapılıyor.



Malzemeler: 3 su bardağı yarma buğday, 500 gr kemikli veya kemiksiz et, 1 yemek kaşığı tuz, 1 su bardağı nohut. Üzeri için; 3 yemek kaşığı tereyağı, 1 tatlı kaşığı biber salçası, Pul biber.

Hazırlanışı: Buğday ve nohutun üzerine su ekleyerek bir gece önceden bekletin. Vaktiniz yoksa ocakta yarım saat kaynatın. Buğday ve nohutu süzün. Düdüklü tencereye koyun. Üzerine etleri yerleştirin ve tuz koyun. Yaklaşık 10 - 15 cm geçecek kadar su ekleyin. 2 saat kadar pişirin. Eve yayılan kokudan piştiğini zaten anlarsınız. Tereyağını eritin. Salçayı ve pul biberi ekleyerek iyice kızdırın. Tabağa keşkekten koyup üzerine yağı gezdirin. Yanına haşhaşlı çörekle çok lezzetli oluyor. 

Hamsili Pilav

Hamsiler tarafından tamamen sarılmış özel bir pilavdan yapılan bu yemek, Karadeniz Bölgesi’nden Trabzon’a özgü.



Malzemeler: 750 gr hamsi, 1,5 Su Bardağı Pirinç , 2 tane kuru soğan, 1 yemek kaşığı tereyağ (isteğe göre sıvı yağ), 2 Su Bardağı Su, 1 yemek kaşığı kuş üzümü, 1 yemek kaşığı  dolmalık fıstık, yeni bahar, tuz, pul biber.

Hazırlanışı: Hamsilerin kılçıklarını çıkarıp ayıklayarak yıkayın, süzülmeye bırakın. Tencerede tereyağını eritin, dolmalık fıstıkları ve incecik kıyılmış soğanları bu yağda kavurun. İyice yıkadığınız pirinçleri ekleyin ve biraz daha kavurun. Üzerine iki bardak sıcak suyu koyup tuz, yenibahar, kuşüzümü ve pul biberi ekleyin. Kaynamaya başlayınca ateşi kısın ve pilavı pişmeye bırakın. O arada suyu iyice süzülen hamsilerin yarısını yağlanmış tepsiye sırtları tepsiye gelecek şekilde sıra sıra dizin. Dizerken ortadan başlayın ki hamsiler güneş gibi dizilsin ve görüntü güzel olsun. Pilav pişince iyice karıştırın, hamsilerin üzerine yayın. Kalan hamsileri de aynı şekilde pilavın üzerine dizin. 180 - 200 dereceli önceden ısıtılmış fırında hamsiler pembeleşene kadar kızartın.

Mantı

Kayseri denilince akla ilk gelen lezzet tabiki mantı. Ne kadar küçük olursa o kadar makbul oluyor.



Malzemeler: Hamuru için; 3 su bardağı un, 1 su bardağı su, 1 adet yumurta, tuz. İçi İçin; 250 gr kıyma, 1 orta boy kuru soğan, pul biber, karabiber, tuz. Sosları İçin; 1 kase yoğurt, 3 diş sarımsak, tuz, 1 yemek kaşığı salça, 2 yemek kaşığı tereyağ.

Hazırlanışı: Öncelikle hamur için unu yoğurma kabına alıp ortasını açarak tuzu ve yumurtayı ekleyin. Suyu da azar azar ekleyerek yoğurun. Çok sert veya çok yumuşak olmayacak kıvamda, ele yapışmayana dek yoğurun. Bezeler alıp üzerini örtün ve dinlenmeye bırakın. Diğer taraftan soğanı rendeleyip acı suyunu süzün. Kıymaya ekleyin. Baharatlarını da koyup yoğurun. Hamur bezelerini az unla açın. Çok inceltmenize gerek yok. Eşit şekilde önce yukarıdan aşağı sonra da soldan sağa dik olarak kesin. Küçük kareler oluşturun. İçlerine yeteri kadar kıyma koyun ve köşelerinden birleştirin. Kaynayan suya tuz ilave edin ve mantıları içine atıp pişirin. Ara ara kontrol edin fazla yumuşamasın. Sarımsakları ezin ve yoğurda katın. Tereyağını tavaya koyun. Eriyip kızınca salçayı ekleyin ve kavurun. Biraz suyla açın ve bir taşım kaynatın. Süzdüğünüz mantının üzerine önce yoğurdu ardından salçalı sosu dökün. 

Baklava

Türk Mutfağı’nın baş köşesine kurulmuş olan Baklava, Gaziantep Yöresi’ne ait enfes bir tatlı. Yufkasını incecik açmanız, hatta Gazianteplilere göre, yufkadan baktığınızda diğer tarafı görmeniz gerekir. 



Malzemeler: 2 adet yumurta, 1 çay bardağı sıvı yağı, 1 su bardağı süt, 1 çorba kaşığı sirke, 1 fiske tuz, 5 su bardağı un, nişasta, 250 gr ceviz, 200 gr tereyağı, 5 su bardağı toz şeker, 4 su bardağı su, Yarım limon suyu.

Hazırlanışı: Şerbeti için, tencereye suyu, toz şekeri koyun ve kaynatın. İçine limon suyunu ilave edin ve soğumaya bırakın. Hamuru için, 2 adet yumurta, 1 çay bardağı sıvı yağı, 1 su bardağı süt, 1 çorba kaşığı sirke, 1 fiske tuz ve 5 su bardağı unu bir kaba koyun ve yumuşak kıvamlı bir hamur yoğurun (eğer hamur çok yumuşak olursa biraz daha un ilave edilebilir). Hamuru yaklaşık 10 - 15 dakika dinlendirin. Hamuru 40 bezeye ayırın. 10 adet bezeyi teker teker nişasta yardımıyla tabak büyüklüğünde açın. Aralarına bol nişasta serperek açtığınız yufkaları (10 katı ) üst üste dizin. Sonra merdaneyle tepsinizin büyüklüğünde açın ve tepsiye yerleştirin (bu aşamada isterseniz araya ince bir kat ceviz döşeyebilirsiniz). 10 adet bezeyi de aynı şekilde açın ve tepsiye yerleştirin. Baklavanın tam ortasına bolca ceviz serpin. Kalan 20 bezeyi de 10’ar 10’ar açarak tepsiye yerleştirin ve tepsiden taşan fazlalıkları keserek çıkartın. Daha sonra baklavayı dilimleyip üzerine erittiğiniz tereyağını dökün. Önceden ısıtılmış 170° fırında ağır ağır pişirin. Tatlınızı fırından çıkarır çıkarmaz, sıcak sıcakken, soğuk şerbeti üzerine gezdirerek dökün.

Kebap

Her yöreye ait farklı farklı kebaplar olsa da, en meşhuru tabiki Adana Kebabı. Adından anlaşılacağı üzere Adana yöresine ait, turistleri lezzetten çıldırtan harika bir yemek. 



Malzemeler: 500 gr. Kuzu Eti ( kaburga ve but tarafından), 125 gr. kuzu kuyruk yağı, kırmızı biber, karabiber, tuz, 1 - 2 diş sarımsak.

Hazırlanışı: Kuzu kaburga ve but tarafından olan 500 gr. etin sinirlerini alıp temizleyin. Et satırı, satır yoksa iri ve keskin bir bıçak yardımıyla, tahta üzerinde, kıyarak el kıyması haline getirin. Kuyruk yağını da aynı şekilde tahta üzerindeki Ete ekleyip, hepsini karıştırarak iyice kıyın. Az tuz, kırmızı biber, karabiber ve 1 - 2 diş sarımsağı da ekleyerek, en az 10 - 15 dakika boyunca, et özleşene kadar, çok iyi bir şekilde yoğurun. Üzerini örtüp buzdolabına alın ve bir gece dinlendirin. Dinlendirilen Eti tekrar iyice yoğurduktan sonra, yumruk büyüklüğünde porsiyonlar halinde alın. Eti (el hafif ıslatılıp) seri bir şekilde sıvazlayarak yassı şişlere dizin. Bu şekilde şişlere saplanan Eti, bastırarak düzgün bir şekilde şişlere yayın. Ne çok ince ne de çok kalın olmalı. Bu şekilde de bir süre dinlendirilen şişleri, ızgara ya da mangal üzerinde pişirin. Adana kebabınızı, yanında şalgam suyu, pişmiş soğan salatası, sumaklı salata, acılı ezme, ayran, haydari, bol yeşillik, mevsim salatası, lavaş vs. gibi garnitürler ile sıcak olarak yiyebilirsiniz.

Afiyet olsun.
Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YAZILAR

Sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazı sebze ve meyveler, yeni nesil detoks yöntemleriyle birlikte enfes içecek karışımları halinde tüketilmeye başlandı. Sindirimi düzenleyen, kanı tazeleyen, cildi güzelleştirip parlaklaştıran, kilo kontrolüne yardımcı ve ödem attır…
1970’lerden bu yana ülkemizde de üretimi olan avokado, lüksü ve zenginliği temsil ederken bir anda tüm cafelerde, restoranlarda ve Türk mutfaklarında boy göstermeye başladı. Bu nedenle Dünya Mutfakları’nın iç içe geçtiği yeme i…
Yaz kapıya dayandı. Fazla yağlardan kurtulmak için son dadikaya kalanlardansanız, birkaç haftalık sağlıklı beslenme programı ve sporla yaz bitmeden forma girebilirsiniz. Mevsime uygun pişirebileceğiniz sağlıklı diyet tarifler eminiz işinize yarayacaktır. Haydi mutfaklara! Yoğurt Sosun…
Tariflerimize geçmeden önce size biraz vejetaryenlik hakkında bilgi vermek istiyoruz. Vejetaryen nedir? Kime denir? Vejetaryenlik ya da etyemezlik, çeşitli nedenlerle et, balık, kümes hayvanları tüketmemeye denir. Etyemezlik dense de bu kelime bazı yanlış anlamalara sebe…
Her derde deva, lezzetli mi lezzetli ve doğanın en güzel tonlarından birine hakim olan yaban mersini ile yapabileceğiniz tarifler için doğru yerdesiniz. Yaban mersinini keşfetmişlerden ve mutfağında en doğru şekilde değerlendirmek isteyenlerdenseniz bu tarifler tam size göre ;) Y…
Çölyak hastaları ve glutene karşı intoleransı olan kişilerin dışarıda glutensiz ürün bulabilmeleri her ne kadar artık pek çok mekan üretse de maalesef çok da kolay değil. Bu nedenle evde yapmak isteyenler için oldukça faydalı olabileceğini d&uum…
Sabahları yataklarımızdan fırlarcasına bizi sofraya çağıran her yörenin kendine has bir kahvaltı kültürü ve bu kültüre ait çok özel tarifli lezzetler var. Biz de kahvaltı kültürümüzde yer alan ve çeşitli bölgelerde hala…
Bizdeki bezeye oldukça benzeyen yalnızca üzerine krema ve meyveler eklenerek servis edilen Pavlova tatlısının hikayesini biliyor muydunuz? Rus balerin Anna Pavlova, 1926 yılında Avustralya'ya turneye gider. Kaldıkları otelin Şefi Bert Sachse, Anna Pavlova’nın zerafetine hayran …
Geleneksel olarak yalnızca tatlısını yemeye alışık olduğumuz bal kabağı, çorbasının ardından geliştirilen pek çok tarifle mutfaklarda kendine daha geniş bir yer bulmaya başladı. Ayrıca faydaları saymakla bitmeyen bal kabağı, çekirdeğinde de bulunan A ve E vitaminleri sayesinde, …
Türkiye’yi 20’den fazla ülkede temsil etmiş, uluslararası birçok organizasyona imza atmış ve milli şef olarak ülkemize 36 adet madalya kazandırmış Chef’s Table Mutfak Akademisi’nin kurucusu Serkan Bozkurt’un sizlere bayram için şahane bir he…
#
Mobil ile Her Yer Elinin Altında!
Yoldayken acıktığında ya da yeni mekanlar görmek istediğinde mekan.com uygulamasını kullanarak sana en yakın mekanları keşfet!
#
Restoran Paneli İşletmenizi internete taşıyın,
milyonlarca kişiye ulaşın!
HEMEN KAYIT OLUN