"Anadolu Yakasının başarılı ve orjinal İtalyanı denilen Trattoria da Rosario'ya bir akşam ailecek gittik. Bu restaurant ile alakalı yüzlerce yorum yapılmış. "Pahalı", "İtalya ile alakası yok", "Restaurantı kuran İtalyan işletmecisi devretmiş" vs. gibi. Tabii ki olumlu yorumlar da var. Bu tüm yorumları kafamızdan silerek mekanı analiz etmeye başladık.
Giriş ve oturma alanları ahşap, İtalya'ya özgü dekor malzemeleri ile ortam renklendirilmiş. Özellikle giriş oturma alanı çok şık. Servisler, bardaklar, düzen muntazam. Karşılama başarılı. Bize servis yapan ve sipariş alan garson arkadaş bilgili ve menüye hakim. Servis usulüne uygun ve hızlı.
Biraz daha güler yüz olmalı.
İlk önce hamur sepetinde yağlı ve domates soslu ekmekler servis ediliyor. Bu ekmeklerin yanında zeytinyağı tabağı içinde zeytin, kuru domates, patlıcan ve acı biberden oluşan bir başlangıç tabağı ikram edildi. Ekmekler güzel düşünce fakat biraz daha lezzetli olabilirlerdi. Bayat olmayan, yaş mayalı ekmekler ile daha başarılı bir sunum yaratılabileceğine eminim. Başlangıç da kebapçılarda sunulan acı biber dışında başarılıydı. Bence o tabakta olmamalıydı veya başka bir biber türü olabilirdi.
Ana yemek için pizza ve salatalarını denemek istedik. Etli salata ve dana prosciuttolu pizza sipariş ettik. Salatanın malzemeleri taze ve porsiyonu yeterliydi. Et miktarı da fena değildi, yumuşak ve lezzetliydi. Pizza masaya geldiğinde sadece kokusu bile yeterli oldu. Pizzanın boyutu yeterince büyük. Proscittolar yumuşak ve lezzetliydi. Pizzanın içinde kullanılan peynirin biraz daha bol olmasını beklerdim. Üstündeki traş parmesanlar yeterli ve lezzetliydi. Hamuru da başarılıydı. İç peynir malzemesinin azlığı haricinde beğendiğim bir pizza oldu.
Bu yemeklerin üzerine çayımız da ikram edildi. İtalya'ya özgü bir şey ikram edilse daha etkileyici olabilir. Shut grappa veya espresso gibi. Bu dekora yakışır diye düşünüyorum.
Hesap alkolsüz iki kişi 100 TL geldi. Salata ve pizza 42 TL idi. Bana göre sunulanlar için biraz yüksek bir fiyat. Dekor yine hesaba yedirilmiş anlaşılan. 8 TL kuver alınması da son noktayı koydu. Bana göre menü fiyatlarını ve kuver olayını gözden geçirmeleri gerekiyor. Ambiyansın başarılı olmasından dolayı özel günlerde tercih edilebilecek bir mekan..
Not: Tatlı için yakınında Ceviz Ağacı'nın olması da büyük avantaj.."
"Anadolu yakasında ciğer için gidilebilecek bir yer fakat çok da abartılacak bir lezzeti yok. Fatih'te bulunan ciğercilerin çoğunun lezzeti buradan iyi, hatta İstanbul'un en iyileri o bölgede. Kadıköy'e geldiğinizde canınız ciğer isterse buradan başka pek de bir alternatifiniz yok. Ciğerin yanında sunulan yan tabaklar fena değil. Servis hızlı. Mezeler de düşünüldüğünde fiyat fena değil. Ciğer şiştir, bulunca yemek lazım.."
"KanGurular grubu olarak DoubleTree by Hilton bünyesinde bulunan The Doubles Restaurant'a yaz menüsü tadımı için davet edildik. The Doubles Restaurant otelin zemin katı ve iç bahçesine konumlanmış bir restaurant. Yeşil, dış ortamdan izole güzel bir bahçe ortamı oluşturmuşlar. Ara ara duyulan şiddetli araç gürültüsü dışında, bahçe kısmı oldukça keyifliydi.
Önden kıtır ekmek üzerinde dana carpaccio servis edildi, etin lezzetinin yoğun hissedilmesi güzeldi. Yemeğe eşlik edecek Foccacia ekmekleri masaya servis edildi, başarılı buldum. Soğuk başlangıçlar azar azar bir tabakta sunuldu. Bunlar; Izgara Ahtapot Salatası (Izgara Ahtapot, Roka,Tatlı Biber, Salatalık, Yeşil Limon Dilimleri, Susam ve Wasabi Sos), Asma Yaprağında Kuru Erikli Enginar Dolması, Kılıç Balığı Carpaccio, Deniz Börülceli Enginardı. Izgara ahtapot salatasında, ızgara tadı pek alamadığım için çok keyifli bir tabak değildi. Deniz börülceli enginar ve kılıç balığı carpaccio iyi, enginar dolması harikaydı. Ara sıcak olarak; Deniz mahsullü kabak çiçeği, risotto topu kızartması, Kantarel mantarlı ve pecorino peynirli el yapımı trofie makarna, ricotta peynirli ve taze domates soslu gnocchi servis edildi. Ara sıcaklar bana göre bana göre mekanın en iddialı tabakları. Kabak çiçeği, risotto topu ve makarna çok başarılıydı. Gnocchi bana göre olmamıştı.
Ana yemek olarak köz patlıcan ve parmesanlı patates cips eşliğinde azar azar dana bonfile ızgara, kuzu pirzola, tavuk şiş ve fıstıklı kebap sunuldu. İçlerinde öne çıkan bana göre kuzu pirzolaydı.
Ana yemeğin üzerine 5-6 çeşit tatlı sunuldu, paylaşarak tatlıların da tadına baktık. Tatlıları genel olarak ortalama buldum. İçlerinden en çok rakı aromalı mango ve kavunlu sorbeyi beğendim. Yemeklerimize Kavaklıdere Çankaya beyaz şarap ve Egeo Cabernet Sauvignon Merlot kırmızı şarap eşlik etti.
Genelde otelde bulunan restoranların fiyatları uçuk olur diye çekinilir fakat buranın fiyatları bana göre gayet uygun. Ara sıcaklar ve makarnalar 20-25 TL civarında. Sizi severlerse belki %20 indirim kartlarından da verebilirler :) Uygun fiyatlı başarılı lezzetleri için gidilebilecek bir mekan..."
"Uzun süredir görüşemediğimiz bir arkadaş grubumuzla, nerede fiks fiyatlı açık büfe kahvaltı yapabiliriz? diye düşündüğümüzde Anadolu yakasında aklımıza gelen yerlerden biri de Caddebostan'da bulunan Dilek Pastanesi oldu. Mekanın konumu güzel, manzara yok. Masa araları çok sıkışık değil. Büyük gruplar için uygun bir mekan. 20 kişi civarı bir grup olmamıza rağmen L masa ile tek masada oturma imkanımız oldu. Çok üst düzey ürünler olmasa da aklınıza gelecek çoğu kahvaltılık var. Benim için iyi peynir, domates, kaymak ve bal olması yeterlidir. Bunlar vardı, bundan da fazlası vardı. Hamur işleri çeşidi fazlaydı, bu da beni memnun etti. Belli bir saatten sonra gürültü çok yükselebiliyor. Çaylar termoslarla sürekli takviye ediliyor. Kahvaltı kişi başı 30 TL. Bana göre kalite/fiyat oranı oldukça iyi. Açık büfeyi çok tercih etmesem de, böyle bir grup organizasyon için ilk tercih edeceğim mekanlardan biri olur.."
"21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü'nde, KanGuru dostlar ile Down Cafe'yi ziyaret ettik. Uzun süredir gitmek istediğimiz bir yerdi ve bu anlamlı güne denk gelmesi harika oldu. Dışarıdan sakin gözüken mekan, içeri girer girmez yerini coşku ve heyecana bırakıyor. Hemen birileri sizi sıcak bir şekilde karşılıyor. Şöyle etrafımızı inceledikten sonra masamıza geçiyoruz. İçeride, buradaki çocuklar tarafından yapılmış tablolar var. Büyükçe bir mutfakta günlük yemek, gözleme türü yiyecekler yapılıyor. Mutfakta Down Sendromlu çocuklar çalışmıyorlar, onlar genelde servis ve temizlik işlerini yapıyorlar. Kafenin adı Down olsa da burada çalışan çocuklar sadece Down sendromlu değil, otistik ve mental bozukluğu olan çocuklar da var ve hepsi birbirinden sevimli.
Bu kafe, sendromlu çocuklarının evde toplumdan soyutlanarak asosyal bireyler olarak yetişmesini istemeyen aile bireyleri tarafından kurulmuş ve gerçekten çok isabetli bir karar vermişler. Burada çalışan çocuklar, mutlu ve gelen kişilerle iletişim halinde olmaktan memnunlar. Herkesin facebook hesaplarını öğrenip, resim çektirmeyi seviyorlar. Müsait zamanınızda siz de gidip onlarla sohbet etmenin keyfini çıkarıp, facebook arkadaşı olmalısınız. Farkındalık sadece insanın başına geldiğinde olmamalı diye düşünenlerdenim. Denk gelirsem mutlaka tekrar uğrayacağım..."
"Sapanbağları Mahallesi'nin diğer Boşnak mutfağı temsilcisi, Sancak (Sandzak) Restaurant'ı KanGurular grubu olarak hafta içi bir akşam ziyaret ettik. Yeri nerededir acaba? diye düşünürken meğerse Lipa Restaurant'ın tam karşısındaymış. Mekanın oturma alanının geniş olmasından dolayı içerisi oldukça ferah. İç oturma alanını fazla boğmadan Boşnaklara özgü objelerle dekore etmişler. Ortam, ailenizle rahatça yeme ve içmeniz için uygun. Hafta içi olmasından ve buranın fiyatlarının biraz da yüksek olmasından dolayı sanırsam, biz gittiğimizde çok dolu değildi.
Önden soğuk mezelerimiz masaya teşrif etti. Soka (Kaymak ve biber turşusuyla yapılan bir meze), Ajvar (Kırmızı biberli ve patlıcanlı bir meze), Kuru et, beyaz peynir ve peynirli salata. Yediğim her şey lezzetliydi. Kuru et çok kuru değildi ve oldukça başarılıydı. Rakı içmeyi düşünüyorduk fakat o bölgeye özgü bir içeceğin daha iyi olacağını düşündük ve Boşnak şarabı istedik. Boşnak olmasa da Karadağ şarabı vardı. Plantaze Vranac 2011 kırmızı şarabı sunuldu. Çok başarılıydı. Mezelerin üstüne ara sıcak olarak, kuru etli bulgur pilavı, kuru etli kuru fasulye, ıspanaklı Boşnak böreği ve Boşnak mantısı aldık. Bulgur pilavı ve kuru fasulye idare ederdi fakat börek ve mantı harikaydı. Her yerde Boşnak böreği diye satılan böreklerle yakından uzaktan alakası yok, yağlı olmakla birlikte muhteşem. Top şeklinde, böreğin ortasında gözüken ve sarımsaklı yoğurt ile karıştırılarak yenilen Boşnak mantısını da çok beğendim. Arka arkaya aldığım börek ve mantı ile karnımı neredeyse doyurdum. Ana yemek olarak, kaymak ile sunulan Pleskavica köfte, Cevapcic köfte ve lokum servis edildi. Köfteleri özellikle kaymakla yenilen köfteyi beğendim fakat bir lokum vardı ki dillere destan. Lezzeti, sulu kalması ve kıvamı her şeyiyle on numaraydı. Yemeğin üstüne tatlı olarak trileçe ve meyve tabakları servis edildi. Bu yemeğin üstüne hafif tatlıların olması da isabet oldu.
Sancak Restaurant, lezzetleriyle KanGurular grubuna güzel bir akşam yaşattı. Tüm yediklerim, kaliteli ve lezzetliydi. Özellikle lokum, Boşnak böreği ve mantısı, ara ara bu mekana gitmeme sebep olacak kadar lezzetli yemeklerdi. Sadece fiyatları bu bölge için biraz yüksek. Bahsettiğim tüm yemekler, 2 kadeh alkollü içecekle 100-120 civarına yenebiliyor. Her insan evladı, bu lezzetleri hayatında en az bir kez tadabilmeli..."
"Shang Palace, Beşiktaş'ta bulunan Shangria-La Bosphorus Otel'in bodrum katında Çin mutfağını müşterilerine sunan bir restaurant. Öğlen 12:00-15:00 ve akşam 19:00-23:00 saatleri arasında yemek servisi yapıyorlar. Fransa'dan getirttikleri Pekin ördeklerini fırınlayarak bütün halde 4 kişilik olarak sunuyorlar. "Neden Pekin'den değil?" derseniz ördeğin Pekin dışına çıkartılması maalesef yasakmış. Bu yemek dışında, bildiğiniz Çin usulü tavuk,et ve deniz mahsullerini de müşterilerine sunuyorlar.
Biz bu seferki gidişimizde, limitsiz yiyebildiğiniz Dim Sum menüsünü (All you can eat dim sum) tercih ettik. Bu menüde tatlılar da dahil 17 çeşit dim sum sunuyorlar. Bir kişi fiyatı 68 TL. 0-6 yaş ücretsiz. 7-12 yaş 34 TL. Fiyatı gayet uygun.
Öncelikle otel ve restaurant çok şık. Özellikle tabakların kalitesi ve şıklığı çok etkileyiciydi. Çocuklara da ilgilerini çeken tarzda servis açmaları çok başarılıydı. Gittiğinizde kendinizi özel hissedeceğiniz kesin. Bunun yanında özellikle bize servis yapan garson arkadaşın çok profesyonel ve başarılı olduğunu söyleyebilirim. Sabrı ve yaklaşımıyla takdirimizi kazandı.
Menüden dim sum'ların sırasıyla gelmesini rica ettik. Dim sum'lardan önce acılı bir sos ve şekerli bir sos ile kavrulmuş yer fıstığı servis edildi. Başlangıç olarak çok hoşumuza gitti. İlk önce çin börekleri masamıza geldi. Arkasından buharda pişirilmiş dana etli ve sebzeli pirinç sarmaları servis edildi. Pirinçten olsa gerek hamurun farklı bir dokusu vardı. Sarmaları beğendik. Daha sonra buharda pişmiş karidesli ve tavuklu çin mantıları sunuldu. Lezzeti fena değildi. Buharda pişirilmiş tavuk suyu ve tavuk etli çin mantısı ve fırında pişirilmiş barbekü tavuklu çin bohçası, tavuk sevmediğim için pek sarmadı. Dim sum'lardan sonra soya filizli ve tavuklu el ile açılmış çin eriştesi (noodle) servis edildi. Yurtdışı dahil yediğim en iyi eriştelerden biriydi, belki de en iyisiydi. Noodle dediğin işte böyle olur. Burayı ziyaretten daha sonra gitmiş olduğum 101 Lezzet Festivali'nde Shang Palace çıtır dana etli noodle ikram ediyordu. Özellikle bu noodle'ının muhteşem olduğunu söyleyebilirim. Noodle'dan sonra servis edilen tavada kızartılmış çin turbu keki ilginç bir lezzet. Artık doyma noktasına gelmiş olduğumuz için çok fazla yiyemedik. Daha sonra tavada kızartılmış tatlı mısır keki, yumurtalı mini turta, kadayıfa sarılmış muhallebi, hurma püreli pirinç sarması tatlı dimsum'lar olarak sunuldu. İçlerinde hurma püreli pirinç sarması ilginç ve lezzetliydi. Diğerlerinin de tadına baktım fakat pek başarılı bulmadım.
Sonuç olarak bol çeşitli ve uygun fiyatlı bir menüyü, çok şık bir ortamda, iyi bir servis kalitesiyle yiyorsunuz fakat çoğu ürünün tavuklu olması maalesef lezzeti biraz gölgede bırakıyor. Daha az fakat daha kaliteli bir içeriğin olmasını tercih ederdim. En azından ördekli bir çeşit olabilir, etli ve deniz ürünlü çeşitler artırılabilirdi. Sırayla yemektense menüden belirli ürünleri seçip tavuklu olanların sayısı azaltmak belki daha mantıklı. Dim sum menüsü devam ederken mekanı ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Aklım özellikle akşam yemeğinde sunulan Pekin ördeği ve noodle'larında (tavuklu olmayan) kaldı. Bir akşam ilave bir ziyaret gerekiyor galiba.."
"KanGurular Trakya Bölgesi Şarap Tadım Etkinliğimiz, davetli misafirlerimizle birlikte Ambiyans Şarap Evi'nde gerçekleşti. Asmalımescit'in bana göre en güzel bölgesi olan Tünel Geçidinde bulunan mekan, tarihi taş binaların arasında bulunan bir avluda bulunmakta. Bu tarihi ve estetik ortamda şarap yudumlamak gerçekten çok keyifli. Eğer aç iseniz yemek menüsünden seçim yaptığınızda, yan tarafta bulunan Welldone'dan yemek siparişlerinizi size sunuyorlar. Şarap ile sunulan peynirler kaliteliydi. Etkinliğe gelirsek, 13-14 çeşit şarabı yaklaşık 40 kişiye mükemmel olarak sunmak tabii ki mümkün değil fakat mekanda servis yapan arkadaşlar bunu mümkün olduğunca başardılar. Hava sıcak olduğu için, biraz daha soğuk olarak servis edilen beyaz şaraplar daha çok beğenimi kazandı. Özellikle Chardonnay'ler başarılıydı. Bu etkinliğin gerçekleşmesinde emeği olan Mehmetcan Bey'e, mekan sahibi Vedat Bey'e, o akşam servis için elinden geleni yapan personele ve davete katılan dostlara teşekkür ederim. Başka bir Şarap Etkinliğinde görüşmek dileğiyle.."
"Starbucks'a giden kişilere kahveden anlamayan gözüyle bakıldığı şu ortamda, ben bazı bölgelerin kahve çekirdekleri ile yaptıkları filtre kahvelerini beğeniyorum. Hangi dalgadan olursa olsun yoğun lezzeti ve aroması keyif veriyor. Bir de koltuklarda yer bulursanız değmeyin keyfinize.. Her şubesi hemen hemen aynı standartta. Yakınlığından dolayı biz genelde Capitol şubesini kullanıyoruz. Her gittiğimde bir sürü şurubun ilave edildiği kahvelerden ziyade, benim günün kahvesi dediğim, onların Misto dediği kahveyi, sütlü olarak tercih ediyorum. Yanımda oğlum varsa da kahvenin yanında tatlı alınması kaçınılmaz. Genelde frambuazlı, profiterollü pastaları yada cheesecake tercih ediyoruz. Bu tatlıların katkılı ve sağlıksız olduğu söylense de arada yemek durumunda kalıyoruz. Benim genelde tercihim kahvenin yanında cheesecake'ten yana. Özellikle günün kahvesinin fiyatı oldukça uygun. Şurup vs. ilave edildikçe haliyle fiyatlar da katlanıyor. Son çıkan soğuk pelteli kahveleri çok beğenilsede, beni pek saran bir kahve olmadı. Ortamı genelde kalabalık ve sıkışık olmasına rağmen bu şubeyi tercih ediyoruz. AVM'ye mecbur kalmışsanız arada gelinir.."
"Fiks öğlen menü fiyatının uygun olması ve ofise yakınlığından dolayı her öğlen gittiğimiz mekan. Spor salonu yanında olduğu için adı Volley Cafe. Spor salonuna giriş de kafenin içinden olduğu için burayı işleten Altınyurt Spor Kulübü hoca ve sporcuları ile de içli dışlı olunabiliyor. Servis, servisi yapan kişiye ve sayıya bağlı olduğu için çok değişken. Bazen oldukça hızlı, bazen de son derece yavaş. Yakındaki firmaların öğle ara saatlerinden dolayı 12:30-13:15 arası oldukça yoğun. Yemek haricinde çay kahveye gelen de çok kişi var. Öğlenleri fiks menü çıkması haricinde alakart menüleri de var. Izgara, salata, sandviç de tercih edebilirsiniz. Öğlen fiks menü, 3 çeşit 10 TL. Resimlerde gözüken menü sebze çorbası, tavuk şiş ve sakızlı muhallebi. Çorba ve sandviçlerini başarılı buluyorum. Onun dışında ana yemek özellikle son senelerde tavuk ağırlıklı oluyor. Bu ana yemeği istemeyenler için alternatif sebze yemeği sunmaları da önemli bir artı. Geçtiğimiz senelerde et, balık ve zeytinyağlılar sık sık menü olarak servis edilirdi fakat son senelerde nerdeyse haftanın dört günü tavuk versiyonları ana yemek olarak sunulmakta. Bunlara rağmen uygun fiyat ve kullandıkları malzemelerin kalitesinden dolayı tercih edilebilecek bir mekan..."
"İstanbul'da burger konusu tam bir muamma. Sürekli bir yerler açılıyor. Habire yönlendirildiğiniz adı çok öne çıkmış mekanlar da var. Burası gibi işini iyi yapan ara sokak mekanları da var. Burada sunulan burger köftesi, kalın, içi sulu, yağlılığı kıvamında ve kıvamı gevşek. Etin tadını tamamen alabiliyorsunuz. Yani tamamen benim sevdiğim burger tipi. 200 gr. Satır Burger (25 TL) sipariş ettik. Dediğim gibi köftesi tam kıvamında, ekmeği lezzetli ve ince. Doyuruculuk anlamında ben biraz daha dolgun bir ekmek olmasını tercih ederdim. İçine konulan soğan da çok kalın ve yeterince ızgara olmamıştı. Bu da burgerin lezzetini baskıladı. Daha az ve karamelize olmuş soğanı tercih ederdim.
Başlangıç olarak füme ve ızgara sucuk ikram edildi. Füme fena değildi. Sucuk harikaydı. Zaten bir kangal sucuk mekandan çıkarken satın aldık.
Kadeh şarap (15 TL) sipariş ettiğinizde yanında füme ve peynirle servis edilmesi başarılı. Peynir de iyi olsa tadından yenmez.
Etlerini de merak ettiğimiz için Dallas Steak (40 TL) sipariş ettik. Etin pişirilme kıvamı ayarında, lezzeti de başarılıydı. Burada steak yenir bence.
Mekanın ortamı, kasap-steakhouse tarzında. Piknik masalarında yemek sunulması ahşap olması anlamında başarılı gözükse de rahatlık anlamında bence pek uygun değil. Bize servis yapan eleman, acemiydi ve burger içerikleri konusunda bilgisi yoktu. Burger içeriği için mekan sahibinden bilgi almak durumunda kaldık. Fiyatlar, konumu düşündüğünüzde biraz yüksek, kaliteyi düşündüğünüzde kararında gözüküyor.
Servis ve ortama takılmazsanız, kaliteli et ve burger için gelinebilecek bir mekan."
"İstanbul'da iyi Meksika yemeği arama çalışmalarımız devam ediyor. Meksika sokak yemeklerinden biri olan Burritoyu denemek için Bağdat Caddesi'nin ara sokaklarının birinde bulunan Burrito Shop'u ziyaret ettik. Haritadan pinlemiş olmamıza rağmen mekanı bulmakta oldukça zorlandık, yanında ki mekanda yemek yemiş olmama rağmen görmemiş olmam da ilginç. Vesselam dışarıdan zor gözüken küçük bir dükkan kendileri. Dışarıda bir kaç masası ve içeride salıncakları mevcut. Biz dışarıda oturmayı tercih ettik, içeride de Meksika dürümü keyifle yenilebilir gibi gözüküyor.
Burritoya odaklandığımız için Quesadillaları es geçiyoruz. Ben değişik lezzetleri tatmak istediğimden California Original, Carne Gustavo, Carne Inferno'dan oluşan Üçlü Mini Burritos, eşim de California Original'i tercih etti. Yanında da güzel gider diye peynirli baharatlı patates kızartması sipariş ettik. Heyecanla siparişlerimizi beklerken, acılı Meksika yemeği seven gençliğin mekana akması ve mekanı doldurması sebebiyle güzel şeyler yiyeceğimizin ilk sinyalleri verilmiş oldu.
Benim siparişim olan Mini Burritos tabağı önüme geldiğinde sinyal beklerken, resmen selektör yedim. Mini derken bunlar baya miniydi. 3 tane parmak dürüm. Hadi dedik bugün de az yiyelim. Dürümü ısırmamla etlerin sert, fazla diri ve bazılarının sinirli olmasını fark etmem uzun sürmedi. Sosların lezzeti desem, ehhh fena değildi. Dürüm ekmeğinin dokusu da daha önce yemiş olduğum Tortilla ekmeklerinden biraz farklıydı. Üç parmak dürümün fiyatı da 19,75 TL. Oldukça yüksek. Yurtdışında da Burrito mekanlarında burrito yemiş biri olarak, buranın oralarla pek alakası yok. Oralarda Burrito hem ucuzdur, hem de dürüm o kadar doludur ki doymaman imkansız. Bu anlamda benim için hayal kırıklığı oldu.
Peynirli baharatlı istediğimiz patates kızartması sadece baharatlı olarak masaya servis edildi. Peynirli olduğunu hatırlattığımızda, masaya servis ettikleri patatesi bırakarak yeniden peynirli yaparak servis etmeleri kayda değerdi. Patatesleri beğendim. Çıtır ve yemesi keyifli. Dürümlerin ve patateslerin yanında Zencefilli Beyoğlu Gazozu tercih ettik. Burada da bir gazoza 5 TL istemelerinden dolayı, protesto amaçlı ben içecek sipariş etmedim. Çıkışta, içecek ihtiyacımı köşedeki marketten meşrubatla takviye ettim.
Bence etlerin sertliğine, porsiyon boyutlarına ve/veya fiyatlarına bir düzeltme getirmeleri gerekiyor. Bu haliyle bir daha gelir miyim? pek sanmıyorum. Belki canım çok Meksika dürümü çekerse olabilir :)"
"Adını 700 gr.'lık ekşi mayalı ekmeklerinden alan mekanı, bir cumartesi sabahı serpme kahvaltısı için ziyaret ettik. Kahvaltıda genel olarak en çok önemsediğim ürünlerden birisi, kahvaltıda sunulan ekmekler. Bu ekmekler, ekşi mayalı ve lezzetli olursa kahvaltıdan çok keyif alacağım kesin.
Moda'nın arka sokaklarında, küçük, güzel dekore edilmiş hoş bir mekan, 700 gr. İç mekanda 5 adet, dışta da 4-5 adet küçük masası var. İç mekanın sade bir tasarımı var. Hemen mutfağın önünde ekşi mayalı ekmekler, cookieler, kekler, brownieler sergilenmekte. Yalnız ekşi mayalı ekmekleri bir gün önceden sipariş etmez iseniz alamıyorsunuz. Diğer ürünleri istediğiniz kadar alabilirsiniz.
Serpme kahvaltı; peynir tabağı (Ezine peyniri, Çerkez isli peyniri, Ayvalık sepet peyniri), Marine edilmiş Edremit Siyah zeytin, Hatay yeşil kırma zeytin, Lutenitsa (közlenmiş patlıcan ve kırmızı biberli sos), kekikli Ayvalık zeytinyağı, Erzincan petek balı, manda kaymağı, nutella, marine tereyağlar (kuru domatesli cevizli/dereotlu limonlu), ev yapımı reçeller, haşlanmış yumurta, domates, Çengelköy salatalık, köy biberi, ekşi mayalı ekmek sepeti ve sınırsız demleme çaydan oluşuyor.
Kahvaltının porsiyonları kimisine az gelebilir fakat bana göre tam kararındaydı, yediğim her şeyi de lezzetli buldum. Özellikle bal kaymak, Lutenitsa, peynir tabağı ve ev yapımı reçeller başarılıydı. Özellikle karadut reçeline bayıldım. Nutella bu kahvaltıya bence yakışmamıştı. Onun yerine fındık ezmesi olsaydı bana göre dört dörtlük bir kahvaltı. Kahvaltının yanında çayı da çok önemserim. Her çay istediğimizde bardaklar değiştirildi ve demi, lezzeti yerinde çaylarımız masaya servis edildi. Ekmeklerde ekşi maya tadını yeterince alamadım. Onun dışında servis için biraz garsonu kovalamanız gerekiyor. Masalar küçük, masadaki boşluklar fazla, sunulan zeytinyağı ve reçel kapları için pek uygun değil. Yani dış masalarda bu anlamda kahvaltı biraz sıkıntılı. Biz oradayken, mahalleden gelin alma merasimine denk geldik. Sakin bir Moda ortamı düşünürken, vur patlasın çal oynasın moduna geçtik :) ama şikayetçi değilim, farklılık oldu.
Tek kişilik serpme kahvaltı 23 TL, çift kişilik 38 TL. Bir de mini kahvaltıları var, o da 14 TL. Taze sıkılmış portakal suyu 8 TL.Yumurta ve omletler 7-14 TL arası. Tostlar 10 TL civarı. Zeytinyağlı yemek isterseniz de onlar da 10 TL.
Sonuç olarak, uygun fiyata, içeriği kaliteli malzemelerle donatılmış klasik bir Türk kahvaltısı alabileceğiniz bir mekan. Moda'nın huzurlu ara sokakları da kahvaltınıza mutlaka eşlik edecektir, afiyet olsun...."
"İstanbul'da ki şubelerine bir kaç kere gittiğim ve kebaplarını ortalama bulduğum Sahan'ın bir de Gaziantep'deki yerini denemek istedik. Tarihi Şirehan ortamında kebap yeme hayali ile gitmiştik fakat maalesef tadilatta olduğu için yeni binasında yemeğimizi yedik. Yeni bina şık ve ambiyansı hoş fakat pazar günü olmasından mı bilemedim mekanın bir kaç masası doluydu. Soğan kebabı, lahmacun ve muhammara aldık. Lahmacun ve muhammara çok lezzetliydi. Soğan kebabından beklentilerim daha fazlaydı, lezzeti mükemmel değil sadece ortalamanın üzerindeydi. Serviste pek sıkıntı yaşamadık. Fiyatlar Antep için biraz pahalı. Buranın en büyük avantajı, genelde mekanlarda alkol yok fakat burada var. Tarihi bina açıksa bana göre gidilebilir..."
"Bu bölgeyi gezmek için kiraladigimiz teknenin kaptani ayni zamanda yaz kis Dikili'de yasadigi için kendisine buralarin iyi balikçisi nerededir? diye sordugumuzda merkezde bir sürü balikçi olmasina ragmen buranin adini vermisti. Geçen sene ugrayacaktik fakat vakit bulamadik ve bu seneye kismet oldu. Dikili merkezden Bademli Köyüne giderken yaklasik 2 km sonra sol tarafta tepeye kurulmus bir mekan. Manzarasi çok güzel. Biz öglen gitmistik eminim gün batimina dogru da burada yemek yemek harika olur. Balik yemek istiyorduk fakat öglen oldugu için dogru dürüst balik yoktu. Biz de meze ve ara sicak yapmaya karar verdik. Soguk meze olarak Ahtapot, midye dolma ve deniz börülcesi, yanlarinda salata, ara sicak olarak da tereyaginda karides ve kalavar tava aldik. Masaya gelen her sey muhtesemdi, tabaklari siyira siyira yemegimizi yedigimizi hatirliyorum. Bir yerde muhtesem bir yemek yemissem, önümüzdeki zamanda oraya gitmem için bu lezzetler beni zorluyorsa, oradan çok memnun kalmisim demektir. Umarim mekan ve lezzetler bozulmaz da tekrar ayni keyfi yasayabiliriz. Tüm bu yemekler ve alkolsüz içecekler için üç kisi 70 TL civari hesap ödedik diye hatirliyorum. Görüntüye bakildiginda her sey siradan fakat isin içine tatma duyusu girince her sey degisiyor. Yazimdan da anlasilabilecegi gibi mekani tavsiye ederim :) Simdiden afiyet olsun..."
Takip Et
