"Beşiktaş meydanına bakan stratejik bir mekan. fiyatlar gereksiz pahalı mesela 50cc Efes bira 12 tl . Mekan sıkışık iç içesiniz.Bu şekilde kaynaşmak ve kalabalığın içinde muhabbet etmek isteyenler için ideal bir yer. Yanında istediğimiz karışık kızartma tabağındakiler idare eder. Kısacası daha kaliteli ve fiyatları makul pub'lar var.Yinede buranın müşterisi hiç eksik olmuyor.Servis elemanları iyi çalışıyor masanız hemen temizlenip eksikler gideriliyor."
"Kangurular olarak tarihi ,hikayesi ve yemek kültürü olan yerlere gitmeyi seviyoruz. Ayaspaşa Russian Restaurantına gitme fikri işte tam olarak bu şekilde ortaya çıktı. Restauranta giderken bazı eleştirilerde almadım değil.Birkaç sene önce denemiş ve hiç memnun kalmamışlar buradan. Biraz endişeli ve umutsuz gittim mekana.Mekan Taksim Gümüşsuyu İnönü caddesi üzerinde bulunmakta eski bir binanın giriş katında tavanları biraz alçak dar uzun bir mekan.Mekanın özelliklerini ve dekoru incelemeye koyulduk bir yandan bir yandan da sohbet edip votka shot larımızı ve votka mezesi diye tabir edilen soğuk mezeleri masamızda karşıladık. Mekanın Sahibi Cemal bey ve oğlu Serkan bey çok ilgililerdi gece boyunca varlıklarını hep hissettirdiler sağolsunlar. Serkan bey'e bir ara cep telefonuma o an gelen bir mesajı gösterdim ''Ayaspaşa Rus restaurantına niye gittiniz çok kötü'' yazıyordu. Serkan bey gülümsedi ve doğruladı bundan 1-2 sene önce maalesef durum o noktadaymış yanlış dekorasyon ve ilgisizlik böyle bir imaj bırakmış hatta şuanki tadilat yapılmadan önce köfteciye devredilecekmiş Ayaspaşa Rus Restaurantı ne acı değil mi? 1943 yılından beri burada olan mekan köfteci olacak. Allahtan Serkan bey işi ele almış ve menüyü öyle bir zenginleştirmiş ki eski halini bilen arkadaşımız bile şaşırdı bu duruma.
Gelelim yemeklere ve mezelere gece boyu neler yedik içtik,
Mekanın 32 yaşında Rus aşçısı Natali hanımın hazırladığı menü şu şekildeydi hatırladığım kadarıyla;
Somonlu şuba salatası, rulo patlıcan,ringa balığı,bilincik, soğuk et şarküteri tabağı dana dil ve dilim tavuk, jülien tavuk,ev yapımı patatesli salata, borç çorbası, Viyana usulü şinitzel, tavuk kievski (Tavuk kievskiyi çok beğendim) ve ciğer sırasıyla masamıza geldi hepsinin tadına ayrı ayrı baktık. Rus mutfağının en meşhur çorbası borç çorbasını da denedik. Bizim çorbalar kadar damağıma uygun değildi ama lahanalı olması kilo vermeye yardımcı olabilir :)
Tatlı olarak yine farklı tatlarla karşılaştık. Biri palaçinka (krep) ve diğeri kat kat ince hamur katlarından oluşmuş içinde süt reçeli ve bal olan Rus tatlısı denedik çok özel bir tat alamadım açıkçası İçki olarak Moskovskaya markalı küçük shotlar şeklinde limonlu biberli ve meyan kökü votkayı denedik.
Cuma gecesinde 3 Rus müzisyen kendi dillerinde müzikler yapıp şarkı söylediler.
Öğrendiğimiz kadarıyla Rahmetli Bülent Ecevit eşi rahşan hanıma bu mekanda evlenme teklifi yapmış.hemen evet cevabı aldımı yada nasıl bir ortam hazırlamıştı bilemiyorum ama bu hikaye beni etkilemeye yetti bile.
Rus adeti olan yolluk denilen küçük tezgah arkası bir alan var orada votka shotlayıp bardak kırarlarmış ne yazık ki hazır değildi biz yapamadık ama giderseniz mutlaka bardak kırın orada kötü duygulardan arının rahatlayın.
Biz grup olarak fix menü tercih ettik 3 shot ve gelen meze ara sıcak corba ve ana yemekle kişi başı 70 TL ödedik. Mekanın genel olarak havasını tarihini denemenizi tavsiye ederim yemekleri ve mezeleri için, doyurucuydu ama çok lezzet alabildiğimi söyleyemem
#Kangurular"
"1.Levent çarşı içinde Sarıyer börekçisi yanındaki bu pizzacıdan 1 büyük Karışık pizza ve 1 büyük Pizza Raffaele (şerit bonfile ve kavrulmuş mantarlı pizzasını ) denedik . Pizza hamuru gayet güzeldi ne çok ince ne de kalın. Çok ince olunca lahmacuna benziyor ve çok kıtır oluyor o yüzden Raffaele nin pizza hamurunu çok beğendim. Pizzanın malzemeleriyle lezzeti aynı oranda iyi değildi hamurunun kıvamından dolayı 4 yıldızı haketti."
"Eyüp Sultan Güveç Pide Börek salonu yaziyor tabelada börek le pideyi anladim da Güveç yapiliyor mu diye sormak bugün aklima geldi ve megerse güveç pidenin adiymis. :) Bende nasil yapiliyor diye biraz arastirdim;
'Güveç pide'yi 1940'li yillarda, Eminönü Küçükpazar'da, Aziz Pehlivan namli bir bey icat etmis. Bugün bu isi sürdüren Karadeniz ailesinin reisi ise 50'lerde Eminönü'nde kabzimallik yaparken bu pideyi kesfetmis ve çok begenildigini görünce ilk olarak Eyüp Sultan'da bir yer açmis. Daha sonra dükkân, ogullari tarafindan Karadeniz Güveç ve Pide Salonu olarak Gaziosmanpasa'ya tasinmis. Su an Bakirköy ve Bahçelievler'de de birer subeleri var. Güveçin tarihçesi böyle , hemen akla gelen ilk soru Adi neden güveç? Bildigimiz güveç yemegi yuvarlak toprak kaselerde yapilir ya, bu pide de ilk zamanlar da yuvarlak sekilli yapildigi için adi güveç olmus. Ayrica pidede kullanilan envai çesit baharatin, güveç yemeginde kullanilan sebze ve baharat çesitliligini andirmasi da bir sebepmis. Ancak bu baharatlar onlarin en önemli sirri; ustasi disinda kimse bilmiyor.
Mayali hamurdan yapilan, içinde ise dana kiyma, domates, sogan, kekik, karabiber, kimyon ve gizli (!) baska baharatlar kullanilan bir pide bu. Mekanda yapilan diger pideden farki, soganinin ve kiymasinin kavrulmadan, çigden konmasi. Son derece lezzetli bir pide. Tadi hafiften mayhos :) Tavsiye ederim"
"Yine bir cumartesi günü ve yine bir lahmacun kacamagi daha.Set kebap'in lahmacununu ilk defa denedim.Sogansiz soyledigimiz lahmacun kokma korkusu yasayanlar icin ideal ama soganli daha guzel bence. Set Kebap'a gidip mekanda kendin pişir kendin ye konseptini denemek lazım."